ABD gazına dev taahhütler: Enerji anlaşmaları gerçekçi mi?
ABD'de Trump yönetimi, müttefik ülkeleri ihtiyaçlarından fazla Amerikan doğalgazı almaya yönlendiriyor. Ancak bu anlaşmalar, ne piyasa koşullarıyla ne de iklim hedefleriyle örtüşüyor. Satın alma sözleri verildi ama ne zaman ve nasıl gerçekleşeceği belirsiz.
ABD'de Trump yönetimi, müttefik ülkeleri ihtiyaçlarından fazla Amerikan doğalgazı almaya yönlendiriyor. Ancak bu anlaşmalar, ne piyasa koşullarıyla ne de iklim hedefleriyle örtüşüyor. Satın alma sözleri verildi ama ne zaman ve nasıl gerçekleşeceği belirsiz.
31 Temmuz 2025, 12:11 Güncelleme: 31 Temmuz 2025, 12:19
Yıllardır ticaret müzakereleri, ülkeler arasındaki ticaret için kurallar üzerine odaklandı. ABD Başkanı Donald Trump döneminde, özellikle enerji söz konusu olduğunda anlaşmalar daha doğrudan yapılıyor. Ülkeler artık ekonomilerinin gerektirip gerektirmediğine ya da ABD’nin bunu tedarik edebilecek kapasitede olup olmadığına bakılmaksızın belirli miktarlarda ve genellikle geleceğe yönelik ABD fosil yakıtlarını satın alma taahhüdünde bulunuyor.
“Bu taahhütler net değil”
Bu, tipik olarak açık piyasa işlemleri olan ticari faaliyetlere hükümet etkisi katmanı ekliyor. Özel şirketlerin bu taahhütleri nasıl karşılayacağı ya da isteyip istemeyecekleri belli değil. ABD’li eski bir diplomat ve Enerji Bakanlığı yetkilisi David Goldwyn, “Bu yeni bir yaklaşım, çünkü ticaret anlaşmalarında net ve uygulanabilir şeyler istersiniz. Bu enerji taahhütleri ne net ne de mutlaka uygulanabilir. Bunlar daha çok idealler ve siyasi teşvikler niteliğinde” dedi.
Örneğin Avrupa Birliği, üç yıllık süre içinde ABD’den 750 milyar dolarlık enerji ürünü (ham petrol, nükleer reaktör yakıtı, doğalgaz ve diğer petrol türevleri dahil) satın almayı taahhüt etti. Yıllık bazda bu, blokun geçen yıl ABD’den yaptığı alımın üç katından fazla anlamına gelecek. Avrupa Birliği, 2022’de Rusya Ukrayna’ya saldırdığında ABD’den daha fazla gaz almaya başladı ve daha fazlası için de istek mevcut. Ancak yılda 250 milyar dolarlık satın alma, bloğun ABD’yi neredeyse tek tedarikçi olarak kullanmasını gerektirecektir. Enerji analisti Jason Feer, “Başka hiçbirinden satın almamaları gerekir. Modern enerji sistemlerinin temel ilkesi, enerji arzında her zaman çeşitlilik ister” ifadelerini kullandı.
Buna karşılık, federal verilere dayalı ClearView Energy Partners analizine göre 250 milyar dolar, 2025’te ABD’nin tüm dünyaya yaptığı ihracatın yaklaşık yüzde 80’ine denk geliyor. 2030’a kadar ülkenin doğal gaz ihracat kapasitesini ikiye katlayacak tesisler devreye alınıyor ve Cheniere ile Venture Global gibi ihracat şirketlerinin hisseleri anlaşmanın açıklanmasının ardından yükseldi. Ancak kısa vadede, Avrupa Birliği’ne daha fazla göndermek, dünyadaki diğer müşterilere daha az gönderilmesi anlamına gelebilir.
Bu miktarlar ekonomik olarak anlamlı olsa bile Avrupa Birliği üye ülkelerdeki özel şirketleri bu kadar satın almaya zorlayamaz. ABD hükümetinin petrol ve gaz şirketlerinin nerede satış yapacağını söyleme yetkisi yok. Anlaşmayla ilgili bilgilendirmede, Avrupalılar ABD'den tedarikle eşleştirmek üzere AB ülkeleri arasında talebi toplamak için “özel bir süreç” başlatmayı planladıklarını söyledi. “ABD, bu satın alımları desteklemek için sınırsız erişim ve yeterli üretim ile ihracat kapasitesi sağlamalı” ifadeleri yer aldı.
