ABD Çin'e karşı batarya yarışını tuzla kazanmak istiyor
ABD ve Çin, enerji güvenliği için sodyumdan üretilen piller üzerinde yarışıyor. Sofra tuzundan elde edilen sodyum, lityuma alternatif görülüyor. ABD, büyük rezervleriyle avantajlı. Enerji Bakanlığı, bu teknolojiye 50 milyon dolar hibe sağladı.
ABD ve Çin, enerji güvenliği için sodyumdan üretilen piller üzerinde yarışıyor. Sofra tuzundan elde edilen sodyum, lityuma alternatif görülüyor. ABD, büyük rezervleriyle avantajlı. Enerji Bakanlığı, bu teknolojiye 50 milyon dolar hibe sağladı.
21 Aralık 2024, 12:51 Güncelleme: 21 Aralık 2024, 12:55
ABD ve Çin, enerji güvenliği alanında yüksek riskli bir yarış içindeler. Bu yarış, sofra tuzunda bulunan sodyumdan yapılan pillerle ilgili. Her iki ülkede de araştırmacılar ve şirketler, cep telefonlarından enerji şebekelerine kadar her şeyi çalıştıran lityum-iyon pillerden farklı bir malzeme ile çalışan piller üretmek için yoğun çaba sarf ediyor. Bu yeni piller, ticaret gerilimlerinin tırmandığı bir dönemde, ABD’nin elektrik depolama ihtiyacının kritik bir noktaya ulaştığı bir süreçte Çin’in pil üretiminde neredeyse tekel konumunu kırabilir.
Yeni pil teknolojisi, lityum yerine sofra tuzundan üretilen soda külü adı verilen bir sodyum bileşiği kullanıyor. Lityumdan farklı olarak sodyum her yerde kolayca bulunabiliyor. ABD için önemli bir avantaj da Çin’in soda külünü tuzdan sentezlemek zorunda kalırken, ABD’de bu bileşiğin bol ve ucuz olması. ABD, dünya rezervlerinin yüzde 92’sine sahip olarak bu alanda "Sodyum’un Suudi Arabistan’ı" olarak nitelendiriliyor.
İki kez başarısız oldular
ABD, daha önce ülkeyi pil üretiminde lider yapma girişiminde iki kez başarısız oldu. Ancak bu kez daha iyimserler; çünkü mevcut yönetim tarafından yürürlüğe konulan teşviklerle desteklenen ve gelecek yönetimin tarifelerini bekleyen iki partili bir politika yapıcı grubu ile iş birliği yapıyorlar.
ABD’nin gelecekte ihtiyaç duyacağı büyük miktarda pilin güvence altına alınması kritik önem taşıyor. Elektrikli ulaşım geçişi ve batarya depolamasının enerji şebekelerinin güvenilirliğinde oynayacağı temel rol göz önüne alındığında, bu teknoloji ABD’ye üçüncü bir şans sunuyor.
Altı ulusal laboratuvar ve sekiz üniversiteden oluşan bir konsorsiyum, bu teknolojiyi ilerletmek için Enerji Bakanlığı’ndan 50 milyon dolarlık bir hibe aldı. Sodyum-iyon piller, lityum-iyon pil teknolojisine kıyasla daha dayanıklı ve potansiyel olarak daha güvenli. Ancak sodyum-iyon pillerin daha büyük ve ağır olması dezavantaj yaratıyor.
Bu yeni pilin savunucuları, boyut ve ağırlık dezavantajlarının sabit batarya uygulamalarında önemli olmadığını belirtiyor. Örneğin, güneş enerjisi ve rüzgar enerjisini depolayıp enerjiye ihtiyaç duyulduğunda şebekeye geri veren büyük bataryalar için ideal olacağı düşünülüyor. Araştırmacılar, nihayetinde elektrikli araçlarda kullanılabilecek kadar küçük ve hafif sodyum-iyon piller üretebileceklerini ifade ediyor.
