Ali Kındap: Türkiye jeotermalde dünya lideri olabilir
Jeotermal Enerji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kındap, Türkiye’nin jeotermalin tüm kullanım alanlarında dünya lideri olabilecek potansiyele sahip olduğunu belirtti.
EKONOMİ/İZMİR
2025 yılı, Türkiye’nin elektrik enerjisi kurulu gücüne 1758 Megavat (MW) seviyesinde pay sahibi olan jeotermal enerjide yatırım uykusundan uyanıldığı bir yıl oldu. Türkiye Elektrik iletim A.Ş (TEİAŞ) verilerine göre bu yıl içerisinde baz yük konumunda olan 67 MW kurulu güçte jeotermal enerji santrali devreye alınırken, yatırımcı şirketlerin envanterinde süreçleri devam eden 300 MW seviyesinde proje stoku bulunuyor. Sektörün 2025 yılındaki gelişim çizgisini değerlendiren Jeotermal Enerji Derneği (JED) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kındap, Türkiye’nin jeotermalin tüm kullanım alanlarında dünya lideri olabilecek potansiyele sahip olduğunu belirtti.
“31 Aralık 2030 kısıtı 2040’a uzatılmalı”

Enerji üretimi, jeotermal seracılık, konut ısıtması, termal turizm, kurutma tesisleri, balıkçılık, madencilik gibi alanlarda yapılan yatırımların; Türkiye’ye çevresel ve ekonomik sürdürülebilirlik açısından uzun vadeli fayda sağladığına işaret eden Kındap, “Türkiye olarak keşfi tamamlanmış jeotermal potansiyelimizin yüzde 11 gibi çok düşük bir yüzdesini kullandığımız halde bile dünyanın 4’üncü, Avrupa’nın lider ülkesi konumundayız” dedi.
Türkiye’yi 2030 yılında 3000 MW jeotermal kaynaklı elektrik enerjisi kurulu güç hedefine ulaştıracak yatırımların, Yenilenebilir Enerji Destekleme Mekanizması kapsamına alınması için 31 Aralık 2030 tarihine kadar işletmeye alınması zorunluluğu olduğunu anımsatan Kındap, sektör olarak bu sürenin 2040’a kadar uzatılmasını talep ettiklerini söyledi.
Kındap, “Jeotermal enerjiye yatırım yapmak isteyen yatırımcılarımız; lisans, izin, ruhsat, arazi alımı, ÇED, sondaj, kaynak verimliliğinin saptanması, santralin inşası ve devreye alınması aşamalarını en iyimser ihtimalle beş yılda tamamlayabiliyor. Bugün pek çok yatırımcı şirketin jeotermal enerjiye yatırım yapmak istediğini biliyoruz. Ancak 30 Aralık 2030 tarihe kadar yatırımlarını devreye alamama ihtimali yatırımcıyı düşündürüyor. Bugünkü mevzuata göre, bugün jeotermale yatırım yapma kararı veren pek çok yatırımcının YEKDEM kapsamına girmesi teknik olarak mümkün olmayacak.” dedi.
Türkiye’nin enerji bağımsızlığının yanı sıra; baz yük konumunda olan yerli, temiz ve sürdürülebilir enerji ihtiyacı için jeotermalin en önemli alternatif olduğunu kaydeden Kındap, “Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) ve Avrupa Konseyi gibi kurumların enerji odaklı politika önerilerinde, jeotermale çok önemli rol veriliyor. Pek çok Avrupa ülkesi, özellikle konut ısıtmasında Rusya kaynaklı doğalgaza bağımlılığın azaltılması için jeotermali en önemli seçenek olarak yatırım odağına alıyor. Ülkemizin ‘2053 Net Sıfır’ iklim hedefi için jeotermalin ısıtma ve soğutmada doğalgaza ikame edilmesi şart. Sektörümüz potansiyel olarak buna hazır. Ancak bu büyük enerji dönüşümün kamunun stratejik planlarına eklenmesini istiyoruz” dedi.