Sürpriz adaylar ve rekabet dolu bir yarış… Bu yıl Oscar ödüllerinde dev bütçeli yapımların tahtının bağımsız sinema tarafından sallamaya başladığına tanıklık edebiliriz. 13 dalda aday gösterilen “Emilia Pérez” ve “The Brutalist” ise şimdiden yılın en çok konuşulacak yapımları arasında.

---

25 Ocak 2025, 14:36 Güncelleme: 27 Ocak 2025, 13:50

2025 Oscar adayları nihayet açıklandı ve heyecan dolu bir geri sayım başladı. 2 Mart’ta Los Angeles’ta gerçekleşecek görkemli ödül töreninin, son yılların en renkli ve en çok konuşulacak törenlerinden biri olacağı kesin. Üstelik gecenin sunuculuğunu Conan O'Brien’ın üstlenecek olması, milyonlarca izleyiciyi yalnızca yıldızlarla dolu bir gecenin değil, aynı zamanda bir kahkaha tufanının da beklediği anlamına geliyor.

Öte yandan ödül gecesinde eğlenenlerin yalnızca sinemaseverler olmayacağı aşikar. Zira geceden rekor sayıda ödülle dönmesi beklenen yapımlar var. Jacques Audiard'ın yönettiği Emilia Pérez, 2025 Oscar yarışında 13 dalda aday. Hayatının değişmesine yol açan bir teklifle karşı karşıya kalan bir avukatın çarpıcı hikayesini ekranlara taşıyan film, Fransa’nın bu yılki resmi Oscar temsilcisi. Filmin gösterildiği adaylıklar, hiç yabana atılacak bir başarı öyküsü değil ve eleştirmenler arasında yeni bir rekorun gelip gelmeyeceği tartışmaları da ateşlenmiş durumda.

Şimdiye dek yalnızca üç film, 11 Oscar heykelciği almayı başarmıştı: Ben-Hur (1959), Titanic (1997) ve Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü (2003). Bu filmler, aday gösterildikleri tüm dallarda neredeyse ödülleri toplayarak sinema tarihine damga vurmuştu. Emilia Pérez, her biri kendi mutluluğunu yaratmaya çalışan kadınların ayakta kalma mücadelesini ve trans bir birey olarak yaşamanın güçlüklerini perdeye taşıyan bir film olarak, rekor tazeleyecek mi, feminist kuramların okumalarında kendine yer bulacak mı bunu hep birlikte önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Emilia Pérezin güçlü rakipleri arasında, 10 dalda aday gösterilmeyi başaran iki yapım daha var. Göçmen dramını ele alan başarılı bir tarihi atmosfer eşliğinde epik bir şölen sunan The Brutalist ve ünlü Broadway müzikalinin ekran uyarlaması olan Wicked. The Brutalist, II. Dünya Savaşı’ndan sonra Amerika’ya göç eden bir Holokost mağduru, Macar mimar Laszlo’nun trajik yolculuğuna odaklanırken film tüm dünyanın gündemindeki göçmenlik kavramını da bir kez daha tartışmaya açıyor. Başarılı bir dönem filmi olmanın yanı sıra tarihi derinliği, ideolojik yansımalarıyla da bu yılın en çok konuşulan yapımlarından biri olarak adından sıkça söz ettirecek. Yönetmenliğini ve yapımcılığını Brady Corbett’in üstlendiği filmde, Roman Polanski'nin yönettiği The Pianistteki performansıyla henüz 29 yaşında En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar kazanan Adrien Brody’nin güçlü performansı da Oscar gecesi bir kez daha takdirleri toplayacak gibi görünüyor. Brody, En İyi Erkek Oyuncu heykelciğini kucakladığında o kategoride şimdiye kadar ödüle layık görülen en genç oyuncu olmuştu.