Forbes Türkiye 30 Altı 30 ödülleri sahiplerini buldu
Forbes Türkiye'nin 30 yaş altı öne çıkan 30 genci seçtiği 30 Altı 30 listesi belli oldu. Listede girişim, spor, sanat ve bilim başta olmak üzere çok sayıda alandan gençler yer aldı.
Forbes Türkiye'nin 30 yaş altı öne çıkan 30 genci seçtiği 30 Altı 30 listesi belli oldu. Listede girişim, spor, sanat ve bilim başta olmak üzere çok sayıda alandan gençler yer aldı.
Forbes Türkiye’nin merakla beklenen 30 Altı 30 ödüllerini kazananlar açıklandı. Forbes Türkiye’nin 30 Altı 30 anketine 500’e yakın başvuru yapıldı. Bunların dışında Forbes editörleri, birçok sektörden öncü isimler yıl boyunca listede olabilecek isimleri derledi. Eleme ve jüri aşamasının ardından ödül alan gençler ödüllerini Türkiye’nin önde gelen isimlerinden aldı.
Ödül alanların 16’sı erkek (yüzde 53,3), 14’ü ise kadın (yüzde 46,7). Yaş profiline bakıldığında ortalama yaşın 25 olduğu görülüyor. En genç isimler 17 yaşındaki Cemil Türk ve Defne Özcan olurken, listedeki en büyük katılımcı 29 yaşında. Yaş aralıkları incelendiğinde 17–20 yaş grubunda 3 kişi (yüzde 10), 21–25 yaş aralığında 12 kişi (yüzde 40) ve 26–29 yaş aralığında 15 kişi (yüzde 50) bulunuyor. Genel olarak listenin yarısının 25 yaş ve altında olması, genç kuşağın etkisini ortaya koyuyor.
Alanlara göre dağılım da çeşitliliği işaret ediyor. Teknoloji ve girişimcilik ekseninde 9 isim (yüzde 30) yer alırken, toplumsal ve sosyal etki alanında (sosyal sorumluluk, sağlık, yaratıcı endüstriler) 11 kişi (yüzde 36,6) öne çıkıyor. Kültür, spor ve medya başlığındaki sporcular, sanatçılar ve medya figürleri toplamda 9 kişiyle (yüzde 30) temsil ediliyor. Bilim ve finans odağında ise 2 isim (yüzde 6,7) bulunuyor.
Yapay zeka ve teknoloji girişimciliği kategorisindeki 9 kişiden 3’ünün kadın olması (Zülal Tannur, Dilara Kaplan ve Hazal Evliyaoğlu), alandaki kadın temsilinin güçlenmeye başladığını gösteren önemli bir veri olarak öne çıkıyor.
Arif Bayır
Teknolojiyi doğrudan insan hayatına dokunan bir sorumluluk alanı olarak gören Arif Bayır, 17 yaşında kurduğu Look&Market ile yüz binlerce kullanıcıya ulaşan bir platform geliştirdikten sonra odağını afet teknolojilerine yöneltti. Bayır’ın Revor Tech bünyesinde geliştirdiği Proteo Pack, ultra geniş bant radar ve yapay zeka kullanarak enkaz altındaki kişilerin kalp atışlarını tespit ediyor ve arama kurtarma ekiplerine kritik yönlendirmeler sağlıyor. Şirketin bir diğer ürünü Revor Care ise ek cihaz gerektirmeden yaşlı ve engelli bireyler için düşme tespiti sunuyor. Bugün 200’ün üzerinde kurumla çalışan girişim, Social Impact Award Türkiye ve Red Bull Basement gibi platformlarda ödüllerle öne çıkıyor.
Murat Özyeğin ödülü verirken yaptığı konuşmada, "Sosya etkisi çok yüksek, ülkemizin gerçekleriyle son derece örtüşen, son derece detaylı çalışmış bir mucit girişimci. O anlamda hakikatten inanıyorum ki sizlerden ilham alan çok daha fazla genç ümit ve heyecan içinde yollarına devam edecek ve ülkemizde sizin gibi gençlerin etkisi artarak çoğalacak.
Zehra Güneş
Saha içindeki hâkimiyeti, oyunu okuma becerisi ve yüksek enerjisiyle öne çıkan Zehra Güneş, VakıfBank ve Milli Takım formasıyla elde ettiği Avrupa ve dünya şampiyonluklarıyla adını uluslararası voleybolun en güçlü orta oyuncuları arasına yazdırdı. 26 yaşındaki milli voleybolcu, başarılarının yanı sıra genç kızlar için yarattığı rol model etkisiyle de Türkiye’nin spor sahnesindeki en dikkat çekici kadın figürlerinden biri. Güneş’in yükselişi, bir sporcunun yalnızca maçların sonucunu değil, toplumdaki algıları da değiştirebileceğini gösteriyor.

Özyeğin, Zehra Güneş'e ödülünü verirken "Ülkesini en iyi şekilde temsil eden, tüm gençlik için bir ilham kaynağı. Zehra'nın hikayesini gençler duydukça onu rol model seçerek hayal kurma ve hedef koyma konusunda daha da iddialı olacaklar bundan eminim" diye konuştu.
Baran ve Sarp Kala
Sağlıklı yaşamı daha ulaşılabilir kılma hedefiyle yola çıkan Baran ve Sarp Kala kardeşler, kurucusu oldukları BAHS markasıyla doğal içerikli atıştırmalıklara ve öğün alternatiflerine odaklanan çevre dostu bir girişim ortaya koydu. Baran, Sorbonne’daki eğitimini bırakarak girişime yönelirken; HEC Lausanne mezunu olan Sarp, markanın büyüme stratejisini üstlendi. Dört yıl içinde Türkiye’nin en hızlı büyüyen sağlıklı gıda girişimlerinden biri hâline gelen BAHS, küresel pazarlara açılmak için yatırım sürecine hazırlanıyor.
Baran ve Sarp Kala, 30 Altı 30 Ödülü’nü Aksoy Holding Kurucu Başkanı Erdal Aksoy’un elinden aldı. Aksoy konuşmasında, "Gençler bizim geleceğimiz. Türkiye'nin geleceği için annelere teşekkür etmek istiyorum. Anneler gece gündüz çalıştı bu gençler de onun karşılığını verdiler. Türkiye'nin geleceği inşa edildi bu geleceğini çok daha parlak görüyorum. Bu gençler katma değeri çok yüksek bir işi kurdular." ifadelerini kullandı.
Umutcan Sürücü
Hava sahasının kapandığı kriz anlarında uçuş trafiğini güvenle yönetmek için geliştirdiği yapay zeka çözümüyle Türkiye’ye dünya birinciliği kazandıran Umutcan Sürücü, Yeditepe Üniversitesi’nde hukuk eğitimi almasına rağmen havacılık teknolojilerine odaklanan bir isim. Sürücü’nün Hatay Depremi sırasında tasarladığı ATC Yönlendirme ve Destek Sistemi, yapay zeka desteğiyle kriz koşullarında hava trafiğini yönlendirebiliyor. ICAO’nun Kanada’daki küresel yarışmasında dünya birinciliği, TEKNOFEST Havacılıkta Yapay Zeka Yarışması’nda ise Türkiye birinciliği getiren bu sistem, onun teknolojiye ve hayat kurtarmaya yönelik yaklaşımının en güçlü örneklerinden biri olarak öne çıkıyor.
Umutcan Sürücü, 30 Altı 30 Ödülünü Çalık Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çalık’ın elinden aldı. Çalık, Sürücü'ye ödülünü takdim ederken, "Umutcan ismi gibi geleceğimizin umudu. Edison'un güzel bir lafı var: 'İnsanların ihtiyaçlarını tespit ettim, sonra icat ettim' diyor. Umutcan da burada bir ihtiyacı tespit etmiş ve imkansızlıklar için de icat etmiş. Tebrik ediyorum. Ülkemizin geleceği siz gençlere bağlı. İnşallah bu çalışmaları ticarileştirir ve globalleştirirsiniz" değerlendirmesinde bulundu.
Motive
Gerçek adı Tolga Can Serbes olan Motive, trap ve hip-hop çizgisindeki prodüksiyonları ile duygusal yoğunluğu yüksek sözleri sayesinde Türk rap sahnesinin en görünür isimlerinden biri hâline geldi. “Makaveli (Deluxe)”, “22” ve “Romantik” albümleri ile “Takip” ve “10MG” gibi single’ları, kitlesini kısa sürede genişletirken; Uzi ve Murda gibi isimlerle yaptığı ortak projeler sahnedeki enerjisini daha da yükseltti. Sanatçının 2024’te yayımladığı “Taycan V1” ise daha sinematik ve karanlık bir sound çizgisi ortaya koyarak onu kuşağının dikkat çeken özgün seslerinden biri yaptı.

Motive, 30 Altı 30 Ödülü’nü Limak Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Özdemir’in elinden aldı. Özdemir, "Ne varsa gençlerde var. Biz Limak Filarmoni ile Türkiye'nin genç müzisyenlerini destekliyoruz. Müzik iyileştirir, müzik birleştirir. Bizi biz yapan en önemli ortak noktamız" diye konuştu.
Aleyna Yıldız
Laboratuvardan üretim hattına uzanan çalışmalarıyla dikkat çeken Aleyna Yıldız, İzmir merkezli AGON Biyoteknoloji’nin kurucu ortakları arasında yer alarak Türkiye’nin ilk elektrokimyasal biyosensör üretim altyapısını oluşturan ekipte görev aldı. Dokuz Eylül Üniversitesi’nde başlayan mühendislik eğitimini Almanya ve İngiltere’de sürdüren Yıldız; hastane enfeksiyonlarının erken tespiti, gıda güvenliği sensörleri, CBRN tehditlerini algılayan kitler ve çocuklarda görülen DIPG beyin kanserine yönelik ilaç geliştirme çalışmaları üzerinde çalıştı. BioSpin ve BioPotentia gibi ürünlerle bilimsel üretimi pazara taşıyan Yıldız, bilimi doğrudan insan hayatına dokunan bir girişimcilik alanına dönüştürüyor.

Konuşmasına "Mesleğimle ilgili başarısı olan birine ödül vermek benim için büyük bir onur" ifadeleriyle başlayan Prof. Dr. Türe, "Sizin çalışmalarınız direkt olarak benim günlük çalışmalarımla ilgili. Yakından takip edeceğim ve mutlaka sizden bir şeyler öğreneceğim. Çocuk tümörlerindeki çalışmalarınızı yakından takip edeceğim. Hiç şüphesiz ben bir hoca olarak gençlerin bizden çok daha iyi olduğuna şahidim. Sizin önünüzde kimse duramaz. Dünya halen bizim ve bizden yaşlı jenerasyonun kontrolünde olduğu için kriz içerisinde ama bunu atlatacak olan sizin jenerasyonunuz" sözleriyle devam etti.
Furkan Öztürk
28 yaşında evrenin kökenine dair yüz yıllık bir soruya yeni bir cevap getiriyor. Bilkent’te fizik eğitimiyle başlayan yolculuğunu Harvard’da biyofizik doktorasıyla sürdürdü ve 28 yaşında Caltech’e profesör olarak atandı. Furkan Öztürk, proteinlerin ve aminoasitlerin “neden sol elli” olduklarını açıklayan teorisiyle bilimin yönünü değiştirdi. Yaşamın kimyasal kökenine ışık tutan çalışmaları, Science ve Nature gibi dergilerde referans gösterildi. Enerjinin asimetrisinden evrimin yasalarına uzanan bir bakış açısıyla Öztürk, biyofiziği kuantumla buluşturarak bilimin sınırlarını yeniden çiziyor.

Çalışmaları nedeniyle ABD'de olan Furkan Öztürk'ün yerine ödülü Sakarya Üniversitesi'nde Tıp Fakültesi'nde görev yapan babası Prof. Dr. Mehmet Halil Öztürk aldı. Prof. Dr. Türe, "Bir meslektaşıma bu ödülü takdim etmek benim için bambaşka bir duydu. Darısı benim başıma" diye konuştu.
Kadir Danışman
İlk oyununu 14 yaşında yayımlayarak 350 bin indirmeye ulaşan Kadir Danışman, kendi kariyerinin yönünü çok erken belirledi. Koç Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği eğitimini hayallerine odaklanmak için yarıda bırakan Danışman, 19 yaşında sıfır sermayeyle Spektra Games’i kurdu. Üç yıl içinde 40 milyon kullanıcıya ulaşan stüdyo, bugün 80 milyonun üzerinde oyuncuya sahip bir yapıya dönüştü. 2025’te herhangi bir pazarlama bütçesi kullanılmadan 45 ülkede “Racing” kategorisinde birinci sıraya yerleşen Highway Racer Pro ise bu yolculuğun en dikkat çeken başarısı oldu.

İsmet Koyun ödülü takdim ederken, "Gerçekten Kadir'i tebrik etmek istiyorum çünkü 40 milyon insana ulaşmak kolay değil. Kadir, ABD'de yaşıyor olsaydı şu anda dolar milyarderiydi. Bana göre karşımda geleceğin milyarderlerinden biri duruyor" ifadelerini kullandı.
Kobil CEO'su, "Kendi adıma söyleyebilirim ki bugün dünyanın haline baktığımzda bizim jenerasyonumuz başarısız oldu. Umarım gençlik daha iyi bir dünya kurma konusunda bizden daha başarılı olur. Biz gençlere maddi, manevi ve en önemlisi teknoloji desteği verdiğimiz bir platform geliştirdik. Benim inancım şu: 'Türkiye'de başarılı olmamız yeterli değil, daha çok yurtdışında başarılı olmamız gerekiyor" diye konuştu.
Berk Keklik
“Uberkuloz” adıyla ürettiği kısa format videolarla geniş bir kitleye ulaşan Berk Keklik, dijital çağın mizah dilini kendine özgü karakterleri, hızlı ritimli diyalogları ve absürd üslubuyla yeniden tanımlıyor. Keklik, sosyal medyada yalnızca içerik üretmekle kalmıyor; izleyicisiyle kurduğu doğrudan bağ sayesinde kendine ait bir tiyatral evren oluşturuyor. Popüler kültürü tekrar eden değil, onu dönüştüren bir kuşağın temsilcileri arasında öne çıkıyor.

Defne Özcan
Henüz 17 yaşındayken gerçekleştirdiği solo uçuşla Türkiye’nin en genç kadın pilot adayı olarak havacılık tarihine geçen Defne Özcan, kokpite sadece kendi hayalini gerçekleştirmek için değil, “diğer kızlar da uçabilsin” diye oturdu. TIME dergisinin “Yılın Kızları” listesine seçildiğinde dile getirdiği bu ifade, onun hikâyesini en iyi şekilde özetliyor. Uçuş güvenliği ve mekanik sistemlere duyduğu ilgiyle çalışan Özcan, Türkiye’de kadınların teknolojiyle birlikte daha güçlü bir geleceğe adım atması için örnek bir figür olarak öne çıkıyor.

Defne Özcan, 30 Altı 30 Ödülü’nü Forbes Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Burçak Çelik’in elinden aldı. Selçuk Burçak Çelik, "Genç yaşta büyük hayaller kuran, bu hayallerin peşinde koşan, başarıyla hayallerini gerçekleştirmeye çalışan insanlarla aynı oda olmak büyük gurur verici bizim için. Forbes ailesi olarak bizim için çok önemli bir gece. Hem değişimin öncüsü olduğunuz için hem de geleceğin mimarı olduğunuz için çok teşekkür ederiz. Başarılarınızın devamını dileriz" ifadelerini kullandı.
Asiye Bahar Tabanlı
Muğla Köyceğiz’den İstanbul’daki girişimcilik ekosistemine uzanan bir yolculuğa sahip olan Asiye Bahar Tabanlı, kurucusu olduğu Turkishe ile 18-25 yaş arası genç kadınlara eğitim, mentorluk ve liderlik programları sunan bir dayanışma alanı oluşturdu. Kısa sürede 20 bini aşkın katılımcıya ulaşan girişim; Şişecam iş birliğiyle dokuz ilde 900 kadına finansal okuryazarlık ve girişimcilik eğitimi sağladı, Alarko Enerji ile özel mentorluk programları geliştirdi. Coca-Cola Foundation ve Ahbap ortaklığında “En Etkili Sosyal Girişim” ödülünü alan Tabanlı, satrançta kazandığı stratejik perspektifi bugün genç kadınların yaşamına taşıyor.

İpek Ilıcak Kayaalp, "Asiye'nin hikayesi de beni çok etkiledi çünkü dünya gerçekten birçok kadını alana açabilmiş ve kendinden çok daha büyük bir oluşumun bir parçası olmuş, onu hayata geçirebilmiş genç bir kadın lider. Çok ilham verici." ifadeleri kullandı.
Ödül alan Asiye Bahar Tabanlı, "TurkeyShe'de hedefimiz net. Kendini gerçekleştirmek isteyen hiçbir kadının fırsata erişimdne uzak kalmaması. Bu doğrultuda mezunlarımızdan oluşturduğumuz kocaman bir ekip var. Yani aslında bu ödül hem benim ekibimin hem de ilk günden beri bize inanan kişilerin, kurumların ve destekçilerimizin. O yüzden tek bir kişiye vermiyorsunuz aslında bu ödülü. Ödülün kendisi başarının bir temsili değil ama motivasyonumuza inanılmaz katkıda bulundunuz." diye konuştu.
Cemil Türk
Henüz 18 yaşında olmasına rağmen ekonomi alanındaki bir makalesi Harvard tarafından yayımlanan Cemil Türk, Mardin’de sınıf öğretmeni bir anne ve babanın çocuğu olarak büyüdü ve Kabataş Erkek Lisesi’nden dünya sahnesine uzanan bir akademik yolculuk başlattı. Vergi politikaları ve sosyal adalet üzerine ürettiği fikirlerle dikkat çeken Türk, Harvard High School International Economics Essay Competition’da birincilik kazanan makalesinde orta gelirli bir ülkede gelir vergisinden tüketim vergisine geçişin gelir dağılımına etkisini Yeni Zelanda’dan Zimbabve’ye uzanan örneklerle ele aldı. Genç yaşına rağmen düşüncelerini uluslararası alana taşıyan Türk, Türkiye’den çıkan yeni nesil düşünce insanlarının öne çıkan isimlerinden biri olarak görülüyor.
Hakan Safi, "Cemil'in hikayesini dinlediğim zaman çok heyecanlandım açıkçası. Yaşımı bir anda kendimi 17 yaşıma götürdüm. Tabii ki çok hayallerimiz vardı. Hayal kurmaya hala devam ediyoruz. Hiçbir zaman için hayallerimden vazgeçmedim ben. Bu kardeşimin de inşallah vazgeçmeyeceğini göreceğim." dedi.
Ödülü alan Cemil Türk ise, "Bu ödül ülkemin gençliğini temsil etmeye çalışırken bir şeyler yapabildiğimin göstergesi. Onun için bunu ülkemin gençliğine armağan etmek istiyorum." diye konuştu.
Zeynep Sönmez
Türk tenis tarihinde gururlandıran bir satır, onunla birlikte yazıldı. Zeynep Sönmez, WTA dünya sıralamasında 74’üncülüğe yükselerek önemli bir başarıya imza attı. Mérida Open WTA şampiyonluğu, Roland Garros ana tablo serüveni ve 2025 Wimbledon’da üçüncü tura çıkmasıyla kortlarda ülkesini en iyi şekilde temsil ediyor. Sakin görüntüsünün ardında bitmeyen bir mücadele gücü taşıyan Zeynep, 23 yaşında Türkiye’nin raketini dünyaya karşı çok daha güçlü bir yere taşıdı.
Aras tenisle 48 yaşında tanıştığını söyledi ve Zeynep Sönmez'e başarılarının devamın diledi. Sönmez ödülünü alırken yaptığı konuşmasında, "Burada olduğum için çok mutluyum. Beni bu ödüle layık gördüğünüz için çok teşekkür ederim. Umuyorum ülkemi gururlandırmaya devam edebilirim. Daha güzel başarılar elde edebilirim. Bunun için elimden gelen her şeyi yapacağım." dedi.
Zülal Tannur
Görme yetisini kaybettikten sonra dünyayı yeniden tanımlamayı seçen Zülal Tannur, Türkiye’de kurduğu FROM YOUR EYES ve ABD’deki NeuroVision AI Tech ile biyolojik görmeyi taklit eden yapay görme sistemleri geliştiriyor. Girişimleri bugün 50’den fazla ülkede kullanılırken, Tannur Microsoft Imagine Cup Dünya Şampiyonu unvanını Türkiye’ye getiren ilk isim olarak dikkat çekiyor. Yüzde 98 doğruluk oranına sahip modelleriyle görmeyi yalnızca bir duyu olarak değil, teknolojiyle dönüşen yeni bir deneyim olarak ele alıyor.
Zülal Tannur, 30 Altı 30 Ödülü’nü Yıldızlar Yatırım Holding Yönetim Kurulu Üyesi Hakkı Yıldız’ın elinden aldı. Hakkı Yıldız, "Türkiye'nin geleceğini şekillendiren şekillendirecek olan bu gençlerle bu arada bir arada olmak beni oldukça mutlu ediyor. "Yüzyılın Felaketi" olarak adlandırdığımız o Hatay Depremi'nde de elimizden geldiğince her Türk vatandaşı ve her Türk kurumu gibi biz de yardımcı olduk ama orada çok güzel bir proje çıktı ekipten. WeWalk adındaki akıllı bastonla oradaki gençlere destek çıktık ve Zülal'le yolumuz orada kesişti. Şimdiye kadar çok iyi işler yaptı bundan sonra da başarılarının devam edeceğine inanıyorum dedi.
Gecenin en çok alkışlanan Forbes Türkiye 30 Altı 30 üyesi Zülal Tannur şu konuşmayı gerçekleştirdi: "WeWalk ülkemizin çok ilham veren hikayelerinden birisiydi. Şimdi bugün aslında burada iki tane teknoloji girişimi olan birisi olarak duruyorum. Çocukları elinden tutup nerelere ailelerin getirdiğini ne kadar önemli yerlere çıktığını söyledik. Benim de annem beni elimden tutup bilgisayarın başına götürdüğünde ben dört buçuk yaşındaydım. Birçok ödülü yurt dışında alıyorum annem onları izleyemiyor. O yüzden ben ona buradan çok teşekkür ederim öncelikle. İkinci olarak da aslında burada on altı yaşındaki Zülal olarak duruyorum. Çünkü on altı yaşında ben teknoloji girişimciliğine ilk atıldığımda Forbes'un 30 Under 30 listesindeki liderler bana gelecekte ne olmam gerektiğini o gün anlatmışlardı. Bugün biraz onların bayrağını şurada devralıyorum. Bir sonraki yıl eminim ki yeni Zülal'ler devralacak. Steve Jobs'a ufak bir gönderme yapmamız çok iyi olacak: 'Dünyayı değiştirenlerin profillerine baktığımızda aslında hepsinde genel bir çılgınlık görüyoruz. Hepsi onu değiştirebileceğine inanan insanlar.' Ben onu değiştirebileceğine inanan bütün gençlere armağan ediyorum bu ödülü."

Selin Geçit
Times Square’den Altın Kelebek sahnesine uzanan bir kariyere sahip olan Selin Geçit, 2022’de “Enemies” düetiyle New York’un merkezinde yer alan ilk Türk kadın sanatçı oldu. 2023’te Spotify Radar Sanatçısı seçilen Geçit, İTÜ ve çeşitli üniversite ödüllerinde “Yılın Kadın Sanatçısı” unvanını aldı ve UEFA Champions Fest sahnesinde performans sergiledi. 2024’te EMEI Avrupa Turnesi’nde ön grup olarak sahneye çıkan sanatçı, Altın Kelebek gecesindeki Erol Evgin düeti ve büyük markalarla yaptığı iş birlikleriyle pop kültürünün yeni yüzleri arasında gösteriliyor. “Burn With You” parçasıyla 27 global listeye giren Selin Geçit, Türk popunun uluslararası sahnedeki yeni jenerasyonunu temsil eden isimlerden biri olarak öne çıkıyor.

Özalp, "Selin'e hayranlığımı şu şekilde betimleyebilirim: Sertab Erener'in yanında beni tek rahatsız etmeyen ses gerçekten seninki" diye konuştu. Selin Geçit , "Sanırım hepimizin başarıların bir yanı özünde hepimiz yaptığımız şeyi çok seviyoruz aşkla tutunuyoruz, tutkuyla tutunuyoruz. Sanmadığınız şekilde birinin hayatını değiştirmiş olabilirsiniz. Bu sanırım benim için en önemli şey. Bunu az bile yapabildiysem ki daha çok şey yapmak istiyorum. Bu bile gururlandırıyor" açıklamasını yaptı.
Tunga Bayrak
Yapay zekayı yalnızca bir araç değil, bir iletişim deneyimi olarak ele alan Tunga Bayrak, San Francisco merkezli girişimi Tomas Nepala ile markalara yönelik hiper-gerçekçi sesli yapay zeka ajanları geliştiriyor. Bugün “Freya” adıyla kullanılan bu teknoloji, sigorta ve finanstan farklı sektörlere uzanan geniş bir alanda müşteri deneyimini dönüştürüyor ve ABD, Avrupa ile Türkiye’deki kurumlarda aktif olarak hizmet veriyor. Tunga’nın hedefi ise daha geniş: insan sesinin yarattığı duyguyu teknolojiyle aynı noktada buluşturmak.

Kabadayı, "Bugün bu kürsüye davet edilmek başarının ilk adımı. Bence bu gece başarıyla birlikte hem vizyonerlik ve cesaretiniz de ödülleniyor. Ödül alan tüm genç kardeşlerimiz önümüzdeki dönemde de başarılarının çıtalarını daha yukarıya doğru çıkarır. Yapay zeka ise artık hayatımızın bir parçası olmaya başladı. Hem günlük hayatımızda hem kurumsal iş hayatımızda kullanıyoruz. Biz de interaktif müşteri hizmetlerimize iki tane yapay zeka koyduk. Sizi de kullanacağız" şeklinde konuştu.
Oğulcan Lider Kara
Piyasaların negatif getiri açıkladığı bir dönemde yüzde 57,7; bir sonraki yıl ise yüzde 92,5 getiri elde ederek Yale Üniversitesi’nin yatırım yarışmasında iki yıl üst üste dünya birincisi olan Oğulcan Lider Kara, finans çevrelerinde dikkatleri üzerine çekti. Koç Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi mezunu olan Kara, bugün CORPERA’da kıdemli danışman olarak görev yapıyor. Geliştirdiği yapay zeka destekli yatırım modeli test süreçlerinde yüzde 90 başarı oranına ulaşırken, ABD’den gelen teklifleri reddedip kendi sistemlerine odaklanmayı tercih etti. Kara, piyasayı yalnızca analiz eden değil, yeniden kurgulayan genç isimlerden biri olarak öne çıkıyor.

Honda Motors'un kurucusu Soichiro Honda'nın "Başarı yüzde doksan dokuz başarısızlıktır" sözünü hatırlatan Polat, "Hayatımıza baktığımızda bütün başarılarımız belki de geride bıraktığımız yüzde 99 başarısızlıkların üzerine inşa edilmiş durumda. Daha fazla başarısızlığı göze alan cesur ve disiplinli bir gayret eninde sonunda bizi başarıya götürüyor. Biz de uluslararası yatırımcılara Türkiye'yi anlatırken aslında Türkiye'nin sunmuş olduğu en önemli değer önerisi olarak nitelikli, eğitimli, cesur, adaptasyon kabiliyeti yüksek gençliğimizi sunuyoruz." şeklinde konuştu.
Çağan Koyun
Henüz 20 yaşındayken şehir içi hareketliliği tek bir uygulama altında yeniden tasarlayan Çağan Koyun, kurucusu olduğu Spark SuperApp’i daha sonra KOBIL Group bünyesine taşıyarak platformun güvenlik altyapısını uluslararası standartlara çıkardı. Türkiye’nin ilk kurumsal elektrikli taşıt tanıma çözümünü geliştiren Spark, yol yardımdan sigortaya uzanan hizmetleriyle elektrikli araç sahipliği konusundaki çekinceleri azaltmayı hedefliyor. E-mobilite alanının genç kurucularından biri olan Çağan Koyun, şehir yaşamını teknolojiyle dönüştüren isimler arasında yer alıyor.

Acar, "Ben çok hayata pozitif bakan bir insanım. Bu gece pozitif bakışım katlandı" yorumunda bulundu. Koyun, "Spark, kıvılcım demek. Bunun da özel bir anlamı var. Lisede ben iki kez elektrikli araç, iki tane otomotivle alakalı patent başvurusu yaptım. Şu an Spark'la biz insanların arabaların nerede şarj edeceğini, hangi otoparka gidip park edeceğini, hangi sigortayla çalışacağını hepsini ona sunuyoruz. Bir ekosistem kurduk. Dileğim şu: Hiçbir genç yaşı kaç olursa olsun üretmekten bir şey yapmaktan korkmasın. O kıvılcımı hissettiğinde, yakaladığında yola çıksın ve cesur olsun." sözlerini kullandı.
Dilara Bostancıoğlu
Kabataş Erkek Lisesi’ndeki öğrencilik yıllarında influencer marketing alanındaki eksikleri fark eden Dilara Bostancıoğlu, çözümü kısa sürede kendi kurduğu Teamfluencer ile ortaya koydu. Platform bugün 500 binden fazla içerik üreticisini Nike, Pepsi, Amazon, McDonald’s ve L'Oréal gibi global markalarla aynı ekosistemde buluşturuyor. Boğaziçi Üniversitesi mezunu olan Bostancıoğlu, erken aşamada Nevzat Aydın’dan aldığı yatırım ve ortaklıkla büyüme sürecini hızlandırdı. Geliştirdiği yapay zeka destekli sistem, kampanyaları ölçülebilir, şeffaf ve otomatik hâle getirerek sektörün veri odaklı dönüşümünde belirleyici bir rol oynuyor.

Hasan Burak Demir
23 yaşında Zynga’ya şirket satmayı başaran Hasan Burak Demir, Türkiye’nin en genç teknoloji ihracatçılarından biri olarak dikkat çekiyor. Robert Kolej ve Boğaziçi Üniversitesi mezunu Demir, kurucusu olduğu Zerosum Games’i küresel oyun devine devrederek girişimcilik yolculuğunda önemli bir kilometre taşı geride bıraktı. Ardından kurduğu FERASET ile 30 milyonu aşan indirmeye sahip yapay zeka tabanlı mobil uygulamalar geliştirdi. Oyun kodlarından küresel teknoloji ekosistemine uzanan bu süreç, genç yaşta da dünya ölçeğinde etki yaratılabileceğinin güçlü bir örneğini sunuyor.
Gültekin, "Dünya yapay zekayı çözmeye çalışırken Burak, bu alanda dünyaya önderlik yapıyor. Onun için bizim için de çok büyük bir gurur kaynağı." dedi.
Berkay Koçak
Tarladaki her kimyasal damlasını bir veri noktasına dönüştüren bilgisayar mühendisi Berkay Koçak, kurucusu olduğu Bridgesoft ile tarımda yapay zeka tabanlı bir çözüm geliştirdi. Şirketin ürünü Smart SprayeX/PRO, pestisit kullanımını yüzde 90, sıvı gübre tüketimini ise yüzde 50 oranında azaltarak AB Yeşil Mutabakatı’nın 2030 hedefleriyle uyumlu bir model ortaya koyuyor. Domatesten mısıra pek çok üründe kullanılan bu teknoloji, çiftçilere sürdürülebilir üretim imkânı sunarken çevresel etkileri de önemli ölçüde azaltıyor.
Berkay Koçak, 30 Altı 30 Ödülü’nü AGROTECH Yönetim Kurulu Başkan Danışmanı Gülbin Güldal ve AGROTECH CTO Yusuf Arslantürk’ün elinden aldı. Güldal, "Tarım aslında dünyanın varoluşu için eee çok önemli. Bizler de bunun bilincinde olarak dünyanın gelişimine sürdürülebilirliğine katkıda bulunmak anlamında tarımda desteklemeye devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Nehir Özzengin
Nehir Özzengin için notalar yalnızca ses değil; özgüven ve dönüşümün bir parçası. Henüz 14 yaşındayken Halıcı Beste Yarışması ve Artistes en Herbe’de birincilik elde ederek adından söz ettiren Özzengin, Akbank’ın 75’inci yılı için bestelediği özel eserle genç yaşta kurumsal müzik projelerinde yer alma başarısı gösterdi. Yaşar Üniversitesi’ndeki eğitiminin ardından tam puanla kabul edildiği Karlsruhe Müzik Üniversitesi’nde klasik müziği çağdaş tınılarla birleştiren genç sanatçı, özellikle kız çocukları için sanatın ilham verici gücünü görünür kılıyor.
Nehir Özzengin, 30 Altı 30 Ödülü’nü müzisyen Emir Can İğrek’in elinden aldı. Konuşmasına esprili bir tavırla başlayan İğrek, "İlk defa ödül veriyorum daha önce hep ödül alan taraftaydım" dedi. İğrek, "Halkın sıkıntılarına, çıkmazlarına sırt çevirmeyen bir sanatçı olmak çok kritik. Umarım bu yolda ilerlersin" ifadelerini kullandı.

Büşra Köksal
15 yaşında kurulan bir hayalle başlayan yolculuğunu Avrupa’nın en umut verici biyoteknoloji girişimlerinden birine dönüştüren Büşra Köksal, kurucusu olduğu PM Biomaterials ile karbon-negatif biyopolimerler üretiyor. Sürdürülebilir ambalaj ve malzeme alanına yeni bir yaklaşım getiren girişim, 300 ton kapasiteli üretim tesisine ulaştıktan sonra kısa sürede seri üretime geçerek Avrupa biyoteknoloji ekosisteminin dikkatini çekti. Hamdi Ulukaya Girişimi kapsamında New York’ta aldığı eğitimler, Köksal’ın bilimi girişimciliğe, girişimciliği ise sürdürülebilir bir geleceğe taşıyan liderlik yolculuğunu güçlendirdi.
Büşra Köksal, 30 Altı 30 Ödülü’nü QNB Türkiye Genel Müdür Ömür Tan’ın elinden aldı.Tan, "QNB Türkiye olarak yıllar önce Minik Eller Büyük Hayaller platformunu kurduk, 4-14 yaş arasındaki çocuklarımızın geleceğe hazırlanması için destek olmaya çalıştık. Bugüne kadar da 700 bin çocuğumuzla beraber iş yaptık. Umuyorum ki on sene sonra oradaki en büyük çocuğumuz burada ödül almaya başlar. Dünyayı şekillendirmeye ve hepimize umut vermeye destek olurlar." dedi.
Hazal Evliyaoğlu
Mühendislik bilgisini sürdürülebilir güzellik anlayışıyla buluşturan Hazal Evliyaoğlu, kurucu ortakları arasında yer aldığı The Purest Solutions ile refill ürünler ve şeffaf içerik politikası üzerinden temiz kozmetik alanında yeni bir standart oluşturdu. Marka, her satışını sosyal sorumluluk projeleriyle toplumsal katkıya dönüştüren bir model benimsiyor. 2025 Kotler Awards’ta “Yılın Vizyoner Pazarlama Lideri” seçilen Evliyaoğlu, sürdürülebilir güzelliği bir trend değil, bir sorumluluk alanı olarak gören yeni nesil girişimcilerin öne çıkan isimleri arasında yer alıyor.
Hazal Evliyaoğlu, 30 Altı 30 Ödülü’nü Pernod Ricard Türkiye Genel Müdürü Selçuk Tümay’ın elinden aldı. Tümay, "Burada ülkemizin geleceği bize ümit veren ve ilham olan sevgili gençlerimizle birlikte olmak bizler için büyük bir mutluluk ve onur. Hazal, dünya devlerinin söz sahibi olduğu ve domine ettiği bir sektörde çok güçlü bir marka yarattı. Benim de sevdiğim, beğendiğim ve kullandığım bir marka ve sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk projeleriyle de kendini diğer rakiplerinden ayrıştırarak çok önemli bir yere geldi" ifadelerini kullandı.
Odağında her zaman adaptayson olduğunu belirten Evliyaoğlu, Herakleitos'un "Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir" sözünü hatırlattı. Evliyaoğlu konuşmasının devamında, "Bu değişimin parçası olursak ancak umduğumuz umudu yaşatma şansı elde edebiliyoruz" dedi.
Seren Anaçoğlu
Seren Anaçoğlu, çevre adaletini hukuk alanına taşıyarak iklim mücadelesini bir hak arayışına dönüştüren genç isimlerden biri. Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde eğitimine devam eden Anaçoğlu, 2019’dan bu yana Youth For Climate Türkiye Direktörü olarak gençlerin iklim politikalarında söz sahibi olmasını amaçlayan projelere liderlik ediyor. Greta Thunberg’in başlattığı Fridays for Future hareketini Balıkesir’e taşıyan Anaçoğlu, Avrupa Komisyonu tarafından “Avrupa’nın En Genç İklim Elçilerinden” biri olarak seçildi. 100’ü aşkın konferans, TEDx sahneleri ve COP zirvelerindeki konuşmalarıyla gençliğin iklim için yükselen sesleri arasında öne çıkıyor.
Seren Anaçoğlu, 30 Altı 30 Ödülü’nü Dreamland Gayrimenkul Yatırım Kurucu ve CEO’su Deniz Tüzüner’in elinden aldı. Tüzüner, iklim değişikliği konusunda yarattığı güçlü ses nedeniyle Seren Anaçoğlu'na teşekkür etti. Anaçoğlu ise şu ifadeleri kullandı: "Arkadaşlarımla beraber ilk iklim krizi davasını açtık."
Dilara Kaplan
Türkiye’nin ilk yerli dil modeli girişimlerinden birinin arkasında, henüz 20’lerinin ortasında bir kadın var: Dilara Kaplan. 26 yaşında kurduğu Orbina ile kurumsal dünyaya yapay zeka tabanlı çözümler sunan Dilara, Allianz gibi devlerle geliştirdiği projelerle teknolojiyi ticarileştirmeyi başarıyor. Girişimi uluslararası yarışmalarda birincilikler kazanırken uluslar arası pazarlara açılarak global bir oyuncu olma yolunda ilerliyor. Teknolojiyi kadınların sesiyle güçlendiren Dilara, aynı zamanda Teknofest ve Microsoft Türkiye tarafından “Teknolojide Kadın Lider Girişimci” ödülleriyle onurlandırıldı.
Dilara Kaplan, 30 Altı 30 Ödülü’nü Letven Capital Kurucu ve CEO’su Kamil Kılıç’ın elinden aldı. Kılıç, "Umarım bu 30 Altı 30 listesi dünyadaki yüzde 89'luk başarı oranını aşar ve yüzde 100 etki yaratır. Ödül alanlara başarılar diliyorum. İnşallah gelecek 20 yılı güzel bir şekilde inşa edersiniz" diye konuştu.
Genç girişimci Kaplan, 15 bin TL bütçe ile 2022 Aralık'ta başladıkları Orbina projesinde tamamı Türk mühendislerden oluşan 15 kişilik bir ekibe ulaştıklarını söyledi.
Vorga Can
Gazetecilikten yapay zekaya uzanan yolunu içerik ve teknolojiyi bir araya getirerek şekillendiren Vorga Can, Aposto gibi medya girişimlerinde edindiği deneyimin ardından 2020’de kurucu ortağı olduğu Novus ile Boston ve İstanbul arasında köprü kuran bir yapay zeka şirketi kurdu. MIT Sandbox desteğiyle geliştirilen Novus Writer kısa sürede ilgi görerek şirketi AI HOT 100 listesine taşıdı. Zorlu ve Sabancı gibi büyük kuruluşlarla iş birlikleri yürüten Vorga Can, yapay zekayı yalnızca bir üretim aracı değil, aynı zamanda yeni bir düşünme biçimi olarak ele alıyor.
Vorga Can, 30 Altı 30 Ödülü’nü WSI İngiltere ve Türkiye Yönetici Ortak Hande Ocak Başev’in elinden aldı. Başev, "Yapay zeka alanı her konferansta konuşmalarda değinilen bir alan. Vorga gibi şirket kurup bunu beş yıl devam ettirebilen insan sayısı ise çok az" dedi.
Alperen Şengün
Giresun’dan Houston’a uzanan bir başarı hikâyesinin sahibi olan Alperen Şengün, henüz 23 yaşında NBA’de “All-Star seviyesine” yükselen ikinci Türk oyuncu olarak öne çıkıyor. Basketbola Bandırma Kırmızı’da başlayan Şengün, Beşiktaş formasıyla 2021’de Türkiye Ligi MVP’si seçilerek Avrupa’nın dikkatini çekti. Aynı yıl NBA Draft’ında 16’ncı sıradan seçilerek Houston Rockets’a transfer olan genç oyuncu; saha görüşü, pas kalitesi ve sezgisel oyun zekasıyla ABD basınında “modern pivot arketipinin yeni yüzü” şeklinde tanımlanıyor. Milli Takım’ın da önemli isimleri arasında yer alan Şengün, küçük bir şehirden çıkan bir gencin azim ve disiplinle dünyanın en rekabetçi liginde kendine yer açabileceğinin güçlü bir örneği olarak görülüyor.
Alperen Şengün’ün 30 Altı 30 Ödülü’nü TEM Ajans CoFounder&CCO’su Yaman İnanç aldı.
Toprak Razgatlıoğlu
Kariyerini yalnızca gaz koluyla değil, cesaretiyle hızlandıran Toprak Razgatlıoğlu, Avrupa pistlerinden Dünya Superbike Şampiyonluğu’na uzanan yolculuğunda Türkiye’nin adını uluslararası arenaya taşıdı. “Stoppie King” lakabıyla tanınan milli sporcu, 2021’de Yamaha ile elde ettiği ilk dünya şampiyonluğunun ardından 2024 ve 2025’te BMW ile üst üste iki kez zirveye çıkarak markaya tarihindeki ilk pilotlar şampiyonluklarını kazandırdı. Dünya Superbike’ta üç kez şampiyonluk yaşayan Toprak, 2026’da MotoGP’ye geçmeye hazırlanırken gençlere de “hayal ettiğin hızda ilerleyebilirsin” mesajını veriyor.
Razgatlıoğlu gece için hazırladığı videoda, "30 Altı 30 listesinin içinde olduğum için çok gurur duyuyorum. MotoGP testlerinde olduğum için aranızda değilim ama inşallah bir sonraki sene yanınızda olurum" dedi. Razgatlıoğlu'nun ödülü Cemal Kaçan'a teslim edildi.
Yağmur Aydemir
Çocukluk yıllarında çizdiği hikâyeleri dijital çağa taşıyan Yağmur Aydemir, 21 yaşında kurduğu Çizgi Studio’yu kısa sürede Kami adıyla Türkiye’nin ilk dijital hikâye platformuna dönüştürdü. Dört yıl içinde 2 milyon kullanıcıya ve 350 bini aşkın içeriğe ulaşan Kami, içerik üreticilerinin eserleri okundukça gelir elde ettiği adil bir model sunuyor. Hikâyeleri dizi, film ve kitap uyarlamalarıyla farklı alanlara taşıyan Aydemir, İsveç Hükümeti’nin gençlik liderliği programına seçilerek uluslararası alanda da dikkat çekti.
Yağmur Aydemir, 30 Altı 30 Ödülü’nü Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Behçet Yalın Özkara’ın elinden aldı. Özkara geceye ilişkin "Bence bu gecenin en önemli özelliği çok umut verici olması. Yağmur da geleceğin milyarderlerinden biri" diye konuştu.
Aydemir, "Kami'yi kurarken hayalim insanların hayal gücüyle elde edebilecekleri bir platformu var etmekti. Bugün iki milyondan fazla kullanıcımızla bunu başarmış olduğumuza inanıyorum. Oradaki hikayeler kitaplara dönüşüyor.
Akademisyen Maya
Artık sınıflarda tahtanın yerini ekran, tebeşirin yerini kod aldı. Ve o kodlarla eğitim dünyasında önemli bir ilk yaşandı: Akademisyen Maya. Kendisi bu yıl Forbes 30 Altı 30 listesinin en genç finalisti ve Türkiye’nin ilk “akademisyen unvanına sahip insansı robotu.” Arı Bilgi Bilişim Teknolojileri Akademisi & Ankara Üniversitesi Teknokent iş birliğinin eseri. Tamamen yerli imkanlarla geliştirilen Maya, bir dijital eğitmenden çok daha fazlası. Öğrencilerin hızını, ilgisini, bilgi düzeyini analiz ederek her birine özel bir öğrenme akışı tasarlıyor.
Yani o, sadece sınıfta bulunan değil; sınıfı dönüştüren bir zihin. Gelecekte akademik kadrolarda görev alacak robot eğitimcilerin öncüsü.
30 Altı 30 Ödülü’nü Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Behçet Yalın Özkara’ın elinden aldı.