HEM KATİL HEM PİŞKİN! Ayşe Tokyaz cinayetinde ilk duruşma: Cemil Koç ile Esra Tokyaz arasında gerginlik
Küçükçekmece'de eski polis memuru Cemil Koç (38) tarafından öldürülen ve cesedi bavul içinde yol kenarına bırakılan üniversite öğrencisi Ayşe Tokyaz (22) cinayetine ilişkin davanın ilk duruşması başladı. Duruşmada, Cemil Koç ile Ayşe Tokyaz'ın kız kardeşi Esra Tokyaz arasında gerginlik yaşandı.

Kaynak: DHA
Küçükçekmece 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, Cemil Koç'un da aralarında bulunduğu 9 tutuklu sanıkla, müştekiler Esra ve anne Halime Tokyaz ile çok sayıda basın mensubu, sivil toplum kuruluşu üyesiyle katıldı.

Duruşma, sanık yoklamalarının alınmasıyla başladı. Duruşma başladığı sırada Cemil Koç ile Esra Tokyaz arasında tartışma yaşandı. Salonda Cemil Koç'un, Esra Tokyaz'a bakması üzerine, Tokyaz duruma tepki gösterdi.

Koç'un, "İstediğim yere bakarım" sözleri üzerine, Tokyaz masada bulunan Ayşe Tokyaz’ın fotoğrafının bulunduğu çerçeveyi ve suyu sanıklara attı.

Bunun üzerine Mahkeme Başkanı sanıkların sadece kürsüye dönük olması konusunda uyarıda bulundu.
'CESEDİN BAVULDA TAŞINMASIYLA İLGİLİ BİLGİM YOK'
Duruşmada ilk olarak tutuklu sanıklardan Cemal Arslan savunma yaptı. Arslan savunmasında, "Cesedin bavula konup taşınmasıyla ilgili bir bilgim yok. Esra benim için Ayşe ile Cemil imam nikahı yaptığında şahit olduğumu söylemiş ama bu doğru değil. Cemil bana Ayşe'yi karısı olarak tanıtmıştı. Cemil'in evini Ayşe ile birlikte biz dizdik. Ayşe Tokyaz ve Cemil Koç, beraber İstanbul'da benim yanıma geldiler. Ben Cemil'in ailesini yakından tanırım. Çoğu işinde de yardımcı olurum. Arabası bozulduğunda ben tamir etmiştim. Biz en son 8 Temmuz'da görüştük, yüzlerinde hiçbir darp izi yoktu. O gün de bir araba tamir işi vardı. Biz hep beraber arabanın tamirine oradan da, Cemil'in evine gittik. Cemil benden bir telefon bulmamı istedi. Ben gidip bir telefon buldum ve Cemil'e götürdüm. Cemil benden Esra'yı yanından alıp, yurda bırakmamı istedi. Ben de Esra'yı alıp, yurda bırakıcaktım, yolda Cemil beni aradı, 'Esra'yı geri getir, ben Ayşe'yi yurda bırakırım' dedi. Esra'da bana, 'yurda gidelim, eşyalarımı alayım' dedi. Biz yurda gittik ve eşyaları aldık. Kapının önünde Ayşe'nin ayakkabılar vardı. Esra, 'kardeşim nerede?' deyince, Cemil 'burada yok' dedi. Esra benden, onu Cemil'in evine götürmemi istedi. Biz de eve giderken, Cemil tekrar aradı, bu sefer bize, 'Benim Kocaeli'nde işim çıktı, ben Esra'nın eşyalarını yurdun önünden alırım' dedi. Esra eve gidip Ayşe'yi almak istedi. Eve gittik Cemil evdeydi, kapının önünde Ayşe'nin ayakkabılar vardı. Esra, 'kardeşim nerede?' deyince, Cemil 'burada yok' dedi. Esra, geri yurda dönmek istedi. Esra ile yolda giderken bana, Cemil ile Ayşe'nin beraber olmasını istemediğini söyledi. Biz yurda vardık, görevliye sorduk, bize Ayşe'nin yurda gelmediğini söylediler. Biz Cemil'in evine geri gittik, evde temizlikçiler vardı, Cemil evde yoktu. Ayşe'ye de ulaşamadık. Bunun üzerine Esra, polise giderek şikayetçi oldu. Bir gün sonra polisler beni aradı ve karakola gittim. Ben bu cinayeti polislerden öğrendim, benim bu olayla ilgim yoktur. Ben, Esra ve Ayşe'ye abilik yaptım başka amacım yoktu" dedi.
