İş fırsatlarına mal olan 5 kişisel marka hatası
Kişisel marka oluşturma, aynı işler için yarışan diğer adaylardan sıyrılmanıza yardımcı olmak açısından önemli bir rol oynar. İşverenler sadece beceri ve nitelik listesi aramıyorlar; kim olduğunuzu, neyi savunduğunuzu ve organizasyonlarına nasıl uyum sağlayacağınızı görmek istiyorlar.
Kişisel marka oluşturma, aynı işler için yarışan diğer adaylardan sıyrılmanıza yardımcı olmak açısından önemli bir rol oynar. İşverenler sadece beceri ve nitelik listesi aramıyorlar; kim olduğunuzu, neyi savunduğunuzu ve organizasyonlarına nasıl uyum sağlayacağınızı görmek istiyorlar.
Google aramalarının yaygınlığı sayesinde, kişisel markanız potansiyel işverenlerin sizinle yüz yüze tanışmadan önce gördüğü şeydir; bu nedenle, markanızın sizin lehinize çalıştığından emin olmanız çok önemlidir. Ne yazık ki, birçok kariyer odaklı profesyonel, markalarını zedeleyen ve sonunda istedikleri işe girme şanslarını azaltan hatalar yapar. İşte iş fırsatlarınıza mal olabilecek beş kişisel marka hatası ve bunlardan kaçınmanın yolları.
1.Yetersiz bir LinkedIn profili
LinkedIn, işe alım uzmanlarının ve işe alım yöneticilerinin sizin hakkınızda daha fazla bilgi edinmek için ilk baktığı yerdir; bu yüzden profiliniz optimize edilmemişse, fırsatları kaçırıyorsunuz demektir. Zayıf, güncel olmayan veya eksik bir LinkedIn profili, kariyerinizi ciddiye almadığınızı gösterir.
Güçlü bir LinkedIn varlığı oluşturun. Profesyonel bir fotoğrafla başlayarak sizi inceleyen kişilerle bağlantı kurmanıza olanak tanıyın, uzmanlığınızı gösterirken gelecekteki pozisyonlar için de uygun hale getiren etkileyici bir Başlık hazırlayın ve güçlü yönlerinizi, deneyimlerinizi ve kariyer hedeflerinizi değerleriniz ve tutkularınızla birlikte vurgulayan bir hakkında kısmı yazın.
2.Sizi eleyebilecek Google sonuçları
Kendinizi en son ne zaman Google'da arattınız? Çevrimiçi varlığınızda olumsuz veya uygunsuz içerikler ya da mesajınızı zayıflatan eski içerikler bulunuyorsa, işe alınma şansınızı mahvedebilir. İşverenler genellikle çok sayıda adayı elemek için çevrimiçi araştırma yapar. Google arama sonuçlarınızda uygun olmayan sosyal medya paylaşımları, tartışmalı yorumlar veya güncel olmayan mesleki bilgiler gibi herhangi bir kırmızı bayrak, sizi anında değerlendirme dışı bırakabilir.
Kişisel markanızı korumak için çevrimiçi varlığınızı düzenli olarak denetleyin. Adınız için Google Alerts kurarak hakkınızda çıkan bilgileri takip edin. Profesyonel olmayan veya mevcut kariyer hedeflerinizle alakasız olabilecek içerikleri silin veya düzenleyin. İtibarınızı güçlendiren olumlu çevrimiçi içerikler üretmek konusunda proaktif olun.
3. Başkalarının sizin için konuşmaması
Kişisel markanızı oluşturmanın en güçlü yollarından biri, başkalarının sesi aracılığıyla kendinizi tanıtmaktır. Markanız, sizi tanıyan kişilerin kalplerinde ve zihinlerinde şekillenir. İşverenler, başkalarının işiniz hakkındaki düşüncelerini duymak ister ve eğer çevrimiçi profillerinizde referanslar veya tavsiyeler yoksa, güvenilirlik oluşturma fırsatını kaçırıyorsunuz demektir.
Eski işverenlerden, meslektaşlardan veya müşterilerden referans ya da tavsiye istemekten çekinmeyin. Bunları LinkedIn profilinize ekleyin. Bu, güvenilirlik oluşturur ve işe alım uzmanlarının sunduğunuz değeri anlamalarına yardımcı olur. İnsanlar sizin hakkınızda olumlu konuştuğunda, markanızın mesajını güçlendirir ve kendiniz hakkında söylediklerinizi doğrular.