IBM yatırımcıların gözüne tekrar girdi ama geri dönüşünü sağlamlaştırmak için yapay zekada kalıcı gücünü göstermesi gerekiyor. IBM CEO'su Arvind Krishna, çoğu danışmanlık için olmak üzere 6 milyar dolarlık üretken yapay zeka sözleşmesi imzaladı. Şirket, ekonomik belirsizliğin ortasında yazılım ve danışmanlık işlerinde zorluklarla karşı karşıya.

---

26 Nisan 2025, 08:00 Güncelleme: 26 Nisan 2025, 12:43

Şirketler yapay zekâyı işletmelerinin dokusuna işledikçe, International Business Machines de yatırımcıların ilgisini yeniden çekmeyi başarıyor. Ancak hala kanıtlaması gereken çok şey var. CEO Arvind Krishna üretken yapay zeka etrafında 6 milyar dolarlık anlaşmalar oluşturdu. BM'in yazılım işi de büyüyor ve şimdi Kyndryl olarak adlandırılan BT dış kaynak kullanımı operasyonunun 2021'de ayrılmasından bu yana daha odaklanmış bir hale geldi.

Tüm bunlar, tam anlamıyla gümbür gümbür olmasa da bir süredir olduğundan daha iyi durumda olan bir şirket anlamına geliyor. IBM'in eski CEO'su Lou Gerstner 2002 yılında, 1990'larda Amerikan iş-bilişim ikonunu dönüştürmekle ilgili bir kitap yazdı: Who Says Elephants Can’t Dance? (Kim demiş filler dans edemez diye?) Şimdi, Krishna'nın IBM'i o zamandan beri dans etmeye en çok yaklaştıran kişi olduğu söyleniyor. 

Yıllarca geride kaldıktan sonra hisse senedi şimdi bir büyüme dönüşümünü fiyatlandırdı. Bu durum IBM'i perşembe günü yaşanan ve hisse senedinin iyi kazanç raporlamasına rağmen yüzde 6,6 düşmesi gibi hayal kırıklıklarına hazırladı. Krishna, 2020'de CEO olmasından bu yana IBM'i şirketlerin teknoloji dönüşümlerini kolaylaştıran bir şirket haline getirmek için çabalıyor ve kurumsal müşterileri yalnızca IBM ürün ve hizmetlerine yönlendiren bir uygulamayı geri çeviriyor.

Red Hat’in geliri iki katına çıktı

Bu değişimin merkezinde şirketin açık kaynaklı yazılım devi Red Hat'i 34 milyar dolara satın alması yer alıyor ki bu Krishna'nın göreve gelmeden önce yakından ilgilendiği bir anlaşmaydı. Krishna, birçok şirketin kendi donanımlarının bir kısmını ve Microsoft ve Amazon gibi büyük bulut bilişim şirketlerinden kiraladıkları bazı donanımları içeren bir bilgi teknolojisi kurulumu istediğini doğru bir şekilde anladı. IBM, Red Hat ile kendisini ortada konumlandırdı ve şirketlerin bu tür BT kurulumlarını yönetmelerine yardımcı olacak yazılımlar geliştirip sattı. Red Hat'in geliri IBM'in onu satın almasından bu yana yaklaşık iki katına çıktı.

Bu da IBM'in son yılların aksine büyüme yönünde ilerleyen bir şirket gibi görünmesini sağlıyor. Ancak IBM'in bu haftaki sonuçları, J.P. Morgan analistlerinin değişen döviz değerlemelerinin etkisi çıkarıldığında ilk çeyrekte beklentilerin altında kaldığını söylediği yazılım işinin sağlığı konusunda bazı endişelere yol açtı. Çeyrekte yüzde 2 düşüş gösteren konjonktürel danışmanlık işinin üzerinde ise daha da büyük bir bulut var.