Çin’in yavaşlayan ekonomik motoru
Çin ekonomisi, gelen son verilerin büyüme dinamiklerinde endişe verici bir yavaşlama ortaya koymasıyla, yapısal zayıflığa dair belirgin işaretler gösteriyor. Manşet büyüme rakamları ekonominin yüzde 5 civarında hedefine ulaşma yolunda ilerlediğini gösterse de bu büyümenin bileşimi daha endişe verici bir tablo çiziyor: tüketim zayıflıyor, yatırımlar daralıyor ve emlak sektörü amansız düşüşünü sürdürüyor. Bu dinamikler, giderek artan bir şekilde dış talebe bağımlı hale gelen ve geleneksel politika önlemleriyle kolayca çözülemeyecek yapısal zorluklarla karşı karşıya olan bir ekonomiye işaret ediyor.
Çin ekonomisi, gelen son verilerin büyüme dinamiklerinde endişe verici bir yavaşlama ortaya koymasıyla, yapısal zayıflığa dair belirgin işaretler gösteriyor. Manşet büyüme rakamları ekonominin yüzde 5 civarında hedefine ulaşma yolunda ilerlediğini gösterse de bu büyümenin bileşimi daha endişe verici bir tablo çiziyor: tüketim zayıflıyor, yatırımlar daralıyor ve emlak sektörü amansız düşüşünü sürdürüyor. Bu dinamikler, giderek artan bir şekilde dış talebe bağımlı hale gelen ve geleneksel politika önlemleriyle kolayca çözülemeyecek yapısal zorluklarla karşı karşıya olan bir ekonomiye işaret ediyor.
Ocak-Kasım dönemi perakende satış büyümesi yıllık bazda yüzde 4,0 olarak gerçekleşti. Ancak, en son aylık veriler daha da keskin bir yavaşlamayı ortaya koyuyor: yalnızca Kasım ayında yıllık bazda sadece yüzde 1,3'lük bir büyüme görüldü ve bu, ekonomistlerin yüzde 2,8'lik tahminlerini önemli ölçüde aşağısında kaldı. Kasımdaki bu keskin bozulma, tüketici talebinde hızlanan bir zayıflamaya işaret ediyor. Diğer yandan online perakendedeki büyüme ise ilk 11 ayda yüzde 9 seviyesinde gerçekleşti.
Perakende satış büyümesinin beş yıllık seyri, bu yavaşlamanın yapısal niteliğini ortaya koyuyor. Pandeminin ardından 2021'de yüzde 12,9'a keskin bir şekilde toparlandıktan sonra büyüme istikrarlı bir şekilde geriledi: 2022'de yüzde 6,7, 2023'te yüzde 5,5, 2024'te yüzde 3,5 ve şimdi Ocak-Kasım 2025 dönemi için yüzde 4,0. Kasım ayının yüzde 1,3'lük aylık okuması ise daha fazla bozulmaya işaret ediyor.
Tüketimdeki zayıflık özellikle büyük montanlı ürünlerde belirgin. Otomobil satışları, yerel yönetim sübvansiyonlarının sona ermesiyle Kasım ayında üç yıl sonra ilk kez düşerek yıllık bazda yüzde 8,5 geriledi. Tüketici güveni ve ihtiyari harcamaların önemli bir göstergesi olan otomobil satışlarındaki bu düşüş, mevcut talep koşullarının kırılganlığını vurguluyor.
2026 yılında elektrikli araçlara yönelik teşviklerin sona ermesiyle birlikte, Kasım ayında satışlar içindeki payı yüzde 60’a ulaşan EV ve PHEV segmenti de dikkate alındığında, otomotiv sektörünü zorlu bir dönemin beklediğini söylemek mümkün. Öte yandan, iç pazarda yaşanan pazar payı kayıplarının ardından ihracata yönelen OEM’lerin — özellikle BYD’nin — dış pazarlarda daha agresif ve rekabetçi stratejiler izlemesi önümüzdeki dönemde daha belirgin hâle gelebilir.
Sanayi üretimi: Zirve seviyelerden yavaşlama
Bir diğer kritik gösterge olan sanayi üretimi, Ocak-Kasım 2025 döneminde yıllık bazda yüzde 6,0 genişledi. Ancak, Kasım ayının aylık performansı yüzde 4,8 ile belirgin şekilde daha zayıftı ve bu, Ağustos 2024'ten bu yana en yavaş hıza işaret etti. Bu, 2024'te kaydedilen yüzde 5,2'den hafif bir iyileşmeyi temsil etse de 2021'de ulaşılan yüzde 10,5'lik zirveden bu yana düşüş eğilimini sürdürüyor.
Şekil 3: Sanayi üretimi büyümesi 2021'deki yüzde 10,5'lik zirvesinden bu yana istikrarlı bir şekilde geriledi ve Kasım 2025 aylık verileri yüzde 4,8 ile zayıflığın devam ettiğini gösteriyor. Kaynak: Ulusal İstatistik Bürosu.