Güzel bir yemek sonrası ya da yorucu bir günün sonunda içmek istediğiniz içecek kahve mi olur  çay mı? Bu soruya verdiğimiz yanıt bu içeceklerdeki acı tadı nasıl aldığımıza etki eden genlerle ilişkilidir. Çay ve kahvenin acı bir tadı vardır çünkü ikisi de acı tada sahip olan kafein molekülü içerir. Kinin, acı tat veren diğer bir moleküldür ve kahvede kafeine ek olarak kinin de bulunur. Bilim insanlarının yaptığı güncel bir çalışmada kafein, kinin ve acı aromaya sahip yapay bir molekül olan propiltuourasil (PROP) moleküllerinin algılanmasını sağlayan acı tat reseptörlerini belirlediler. PROP, Brüksel lahanasında bulunan acı tatla aynı tada sahiptir.

Birleşik Krallık'ta 37 ile 73 yaşları arasındaki 400.000'den fazla erkek ve kadından oluşan büyük bir Biobank topluluğunda kahve ve çay tüketimi incelendi. Bilim insanları bu bireylerin acı reseptör genleri hakkında da veriye sahipti.

Kafein için acı tat alıcısını taşıyan kişilerin, ortalama bir kişiyle karşılaştırıldığında günde dört fincandan fazla kahve içtikleri ve ağır kahve içicileri olma olasılığının daha yüksek olduğu görüldü. Acı tat reseptörü geninin anneden ya da babadan alınan her bir kopyası, ağır bir kahve içicisi olma şansını yüzde 20 artırıyor. Bu "Süper kafein tadımcıları"nın daha az çay içtiği gözlemlendi. Kafein kahvenin sadece acılığına değil, aynı zamanda sertliğine ve dokusuna da katkıda bulunduğundan, kafeini daha iyi algılayan insanlar kahveyi daha keyifli ve lezzetli buluyor olabilirler.

Kinin veya PROP’a ait acı tat reseptörlerini taşıyan insanlar ise daha az kahve ve daha fazla çay içmeyi tercih ettiler. Ortalama bir insanla karşılaştırıldığında, kinin veya PROP reseptör geninin her bir kopyası, yüzde 9 veya yüzde 4 daha yüksek oranda ağır çay içicisi olma ihtimaliyle bağlantılıydı (günde 5 bardaktan fazla çay içtiler). Kafeine ihtiyaç duyulduğunda "Süper kinin ve PROP tadımcıları” tüm acı tatlara karşı daha hassas olma eğiliminde oldukları için kahve yerine çayı seçmiş olabilirler. Yani Kinin ve PROP’un acı tadını çok güçlü bir şekilde alan tadımcılar kahvedeki kafeinin yanında kinin molekülünü de algıladıkları için kahveyi çaya göre daha acı buluyor ve çayı kahveye kıyasla daha yumuşak içimli buluyor olabilirler.

Acı Tat Algısı Nasıl Ortaya Çıkar?

Yapılan çalışmada, acı tat algısı için sahip olduğumuz genlerin içtiğimiz kahve ve çay miktarı ile bağlantılı olduğu gösterildi. Bunun sonucunda, acı moleküllerin süper tadımcılarının yüksek ve hatta belki de sağlıksız miktarlarda kahve ve çay içmeye ya da acı moleküller içeren diğer içecekleri içmeye az çok eğilimli olup olmadığını araştıran çalışmalar yapılabilir.

 Yine de kahve, çay ya da diğer acı tatlardaki yiyecek veya içeceklerin seçimini tamamen genlerimize yükleyemeyiz. Çocukken veya şu anda kahve veya çayın acılığını sevmiyor olsanız bile büyüdükçe damak zevkinizin ve beslenme davranışınızın zamanla değiştiğini fark etmiş olabilirsiniz. Bu nedenle, acı tatları tatmak açısından yanlış genleri taşımış olsanız bile yine de lezzetli acı tadı olan yiyecek ve içecekleri denemiş ve tadını çıkarıyor olabilirsiniz.