Vergi yükünü azaltmak isteyen küresel servet sahipleri, 2025’te yeni yaşam merkezlerini seçerken rotalarını özellikle cazip vergi sistemlerine sahip ülkelere çevirdi. Bu yıl, İtalya bu konuda dikkat çeken ülkeler arasında yer alarak en fazla tercih edilen üçüncü destinasyon oldu.

Vatandaşlık ve oturum programları üzerine çalışan Henley & Partners’ın son raporuna göre, bu yıl içinde dünya çapında yaklaşık 142 bin milyoner yaşadığı ülkeyi terk ederek başka bir ülkeye taşınma kararı aldı. Bu küresel yer değiştirme dalgasında 3 bin 600 kişi yeni hayatlarına İtalya’da başlamak üzere valizlerini topladı. Böylece İtalya, Birleşik Arap Emirlikleri’nin (9 bin 800 kişi) ve Amerika Birleşik Devletleri’nin (7 bin 500 kişi) ardından en fazla zengin çeken üçüncü ülke konumuna yükseldi. İsviçre ise 3 bin kişilik göçmen milyoner sayısıyla İtalya’nın gerisinde kaldı.

Uzmanlara göre bu zengin göçünün temelinde artan küresel vergi baskısı, jeopolitik riskler ve servet üzerindeki düzenlemeler yer alıyor. Öte yandan, yüksek gelirli bireylerin başka ülkelere taşınma isteği son on yılda iki katına çıkmış durumda.

Ronaldo etkisi: 'CR7 vergi düzenlemesi' İtalya'yı öne çıkarıyor

İtalya’yı çekim merkezi haline getiren unsurların başında 2017’de devreye alınan özel vergi sistemi geliyor. Bu düzenleme, ünlü futbolcu Cristiano Ronaldo’nun Juventus’a transferiyle birlikte kamuoyunda “CR7 yasası” olarak anılmaya başlandı. Söz konusu sistem, yurt dışında gelir elde eden ancak İtalya’da ikamet eden yabancılara 15 yıl boyunca sabit vergi ödemesi imkanı tanıyor.

Bu rejime göre, yurt dışı kazançları için yıllık 200 bin euro ödeyen bireyler, bu vergiyle yükümlülüklerini tamamlamış sayılıyor. Aynı haktan yararlanan aile üyeleri için ise yıllık vergi tutarı yalnızca 25 bin euro olarak belirlenmiş durumda. Sistemin kapsamı oldukça geniş: finansal yatırımlardan telif gelirlerine, sermaye kazançlarından mirasa kadar pek çok gelir kalemi bu düzenleme içine giriyor. Ancak İtalya’da elde edilen gelirler bu ayrıcalıktan faydalanamıyor ve mevcut standart vergi sistemine tabi kalıyor.

Milano, Avrupa'nın yeni servet merkezi haline geliyor

İngiltere’nin 'yerleşik olmayanlar' için sunduğu vergi avantajlarını kaldırmasının ardından servet sahipleri gözlerini İtalya’ya, özellikle de Milano’ya çevirdi. Lüks yaşam tarzı, Avrupa pazarlarına olan yakınlığı ve elverişli vergi ortamıyla Milano, uluslararası iş insanları ve milyonerler için yeni bir cazibe merkezi haline geldi.

Aralarında Elio Leoni-Sceti, Bart Becht, Richard Gnodde ve Nassef Sawiris gibi isimlerin bulunduğu birçok zengin, yaşamlarını Milano’ya taşımış durumda. Bu göç, sadece vergi düzenlemeleriyle değil, aynı zamanda şehirdeki lüks hizmetlerin gelişmesiyle de besleniyor. Rocco Forte ve Rosewood gibi prestijli otel zincirleri yatırımlarını artırırken, üst düzey özel kulüpler açılıyor ve küresel hukuk firmaları Milano’daki varlıklarını büyütüyor.

İtalya’nın kişisel serveti 7 trilyon doları zorluyor

Boston Consulting Group’un 2025 tarihli Küresel Servet Raporu’na göre, İtalya’da yatırım yapılabilir finansal varlıkların toplamı 6,9 trilyon dolara ulaşarak ülkeyi dünyada sekizinci sıraya taşıdı. Her ne kadar bu miktar geçen yıl yaşanan ekonomik dalgalanmalar nedeniyle yüzde 1,1’lik düşüş göstermiş olsa da İtalya halen büyük bir servet deposu konumunda.