Çin’de Şi, Putin ve Modi’nin verdiği birlik mesajının hemen ardından, Trump ABD-Hindistan ticaretini “tek taraflı bir felaket” olarak tanımladı.

---

02 Eylül 2025, 11:13 Güncelleme: 02 Eylül 2025, 11:20

ABD Başkanı Donald Trump, Hindistan Başbakanı Narendra Modi'nin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile Çin'in doğusunda düzenlenen zirvede bir cephe oluşturarak bir araya gelmesinden birkaç saat sonra, ABD-Hindistan ticaretini “tamamen tek taraflı bir felaket” olarak eleştirdi.

Öne çıkanlar

• Trump Truth Social'da yaptığı bir paylaşımda, ABD'nin Hindistan'a çok az satış yaptığını, ancak Hindistan'ın ABD'ye “büyük miktarda mal sattığını, en büyük ‘müşterisi’ olduğunu” belirterek, “on yıllardır” sürdüğünü iddia ettiği dengesiz ticaret ilişkisini eleştirdi.

• Trump, bunun nedeninin "Hindistan'ın şimdiye kadar bize diğer ülkelerden daha yüksek gümrük vergileri uyguladığı ve bu nedenle şirketlerimizin Hindistan'a satış yapamadığı” olduğunu iddia etti ve Hindistan'ın ABD mallarına uygulanan gümrük vergilerini “sıfıra” indirmeyi teklif ettiğini belirtti.

• Reuters, ABD Ticaret Bakanlığı'nın açıklamasına göre 2024 yılında ABD'nin Hindistan ile 45,8 milyar dolarlık ticaret açığı olduğunu ve Hindistan'ın ABD mallarına uyguladığı ortalama gümrük vergisi oranının yüzde 7,5 olduğunu bildirdi. Ancak ABD Ticaret Temsilciliği, Reuters'a Hindistan'ın ABD'den ithal ettiği otomobillere uyguladığı gümrük vergisi oranının yüzde 100, tarım ürünlerine uyguladığı oranının ise yüzde 39 olduğunu bildirdi.

• Trump, Ukrayna'da “Rusya'nın zararlı faaliyetlerine karşı ABD'nin çabalarını baltaladığını” söylediği Rus petrolünü ithal eden Hindistan'a yönelik gümrük vergilerini artıran bir başkanlık kararnamesini imzaladıktan birkaç hafta sonra, Hindistan'ı Rus petrolü ve askeri malzeme satın aldığı için de eleştirdi.

• ABD'nin Hindistan'dan gelen mallara uyguladığı yüzde 50'lik gümrük vergisi geçen hafta Çarşamba günü yürürlüğe girdi. Hindistan bu kararı “haksız, gerekçesiz ve mantıksız” olarak nitelendirdi.

Çin-Rusya-Hindistan zirvesinde neler oldu?

Şi, Putin ve Modi pazartesi günü Çin'in Tianjin kentinde bir araya geldi. Çin, iki düzineden fazla ülkenin liderlerini ağırlayarak, bazı analistlerin özellikle ABD ile gümrük vergisi müzakerelerinden bıkmış olan Hindistan'ın ABD'ye yönelik açık bir mesaj olarak nitelendirdiği bir hareketle, birleşik bir cephe oluşturdu. Liderler birbirleriyle tokalaşırken, kucaklaşırken ve gülüşürken görüldü. Modi ile limuzinin arka koltuğunda oturan Putin, Hindistan liderini “sevgili dostu” olarak nitelendirdi. Modi, sosyal medya hesaplarında Putin ile limuzinde çekilmiş bir fotoğrafını paylaşarak, “onunla yapılan sohbetler her zaman aydınlatıcıdır” dedi. New York Times'ın haberine göre Şi zirvede yaptığı konuşmada liderlere, muhtemelen ABD'yi hedef alarak “Soğuk Savaş zihniyeti, blok çatışması ve zorbalığa” karşı çıkmaları çağrısında bulundu. Putin ise konuşmasında ağustos ayında Alaska'da düzenlenen zirvede ABD ile varılan ‘anlaşmaların’ Rusya ile Ukrayna arasında barışa yol açabileceğini söyledi ancak savaştan Batı'yı “Ukrayna'yı NATO'ya çekmeye yönelik sürekli girişimleri” nedeniyle sorumlu tuttu. Zirve, Modi'nin yedi yıldır Çin'e yaptığı ilk ziyaret oldu ve Asya'nın en büyük ülkelerinin liderleri, birbirlerinin rakibi değil, kalkınma ortağı oldukları ve Himalayalar'daki sınır anlaşmazlığının “Çin-Hindistan ilişkilerinin genelini belirlememesi” konusunda anlaştılar.

Şi, Putin ve Modi el ele: ABD’ye karşı birlik mesajı

Analistler Çin-Rusya-Hindistan zirvesini nasıl yorumladı?

Londra düşünce kuruluşu Chatham House'un kıdemli araştırmacısı Keir Giles NBC News'e verdiği demeçte, zirvenin “Trump'ın Putin ile kurmak istediği yakın ilişkinin artık Putin ile diğerleri arasında sergilendiğini” gösterdiğini belirterek, ABD'nin Hindistan'a “başka yerlerde dostluk ve ortaklık aramak için gerçek bir neden” verdiğini kaydetti. Hindistan'ın Bangalore kentindeki Takshashila Enstitüsü'nün Hint-Pasifik çalışmaları bölümünün başkanı Manoj Kewalramani, New York Times'a zirvenin en önemli unsurunun imaj olduğunu ve ABD'nin politikalarının “diğer ülkelerin kendi çıkarlarını korumak için alternatifler aramasına yol açacağını” söyledi.

---