Çoğumuz evden çalışırken nasıl üretken ve görevde kalacağımızla boğuşuyoruz. En büyük sorunlardan biri de küçük şeyleri erteleyerek işleri yönetememek. Sadece beş dakika sürebilecek işleri erteleyerek büyük görevlere dönüştürüyoruz. Küçük görevler zihnimizde anormal derecede büyük bir alanlar kaplar. Bunlar zihinde oturur ve bilişsel kaynakları tüketerek problem çözme yeteneğimizi azaltır. Benim sorunum ne? Neden küçük bir şeyi yapmayı beceremiyorum? gibi sorularla karşılaşır ve olumsuz duygularını arttırarak mantıklı bir şekilde çalışmayı engellerler.

Yine de, bunu aşmanın bazı yolları vardır. Görevlere yaklaşımımızı yeniden çerçevelendirmek, duygusal tepkimizi değiştirmek ve biraz öz-şefkat uygulayarak, bizi heyecanlandıran küçük yapılacaklar listeleri hazırlamak; korktuğumuz bir görevin üstesinden gelmek için kendimizi motive etmemizi sağlar. Motivasyon eylemi takip eder. Araştırmalar, bir göreve doğru ilk adım atıldığında, takip etmenin daha kolay hale geldiğini gösteriyor. 

Görevleri ertelemek tamamen kötü zaman yönetimiyle ilgili değildir, aslında ruh hali yönetimi ile ilgilidir. Şüphe, güvensizlik, korku veya yetersizlik duyguları uyandırabilecek bir şeyi ertelemek için bilinçli ve kasıtlı bir seçim yaparız. Bu durumda görev iki dakikadan az sürerse, yapılacaklar listenize eklemek için harcanan süre, yapılması gereken süreyi aşar. 

Yani;

1. Hemen başlamak. Küçük işleri programlamak yerine, sadece dalın ve başlayın. Başlamak her şeydir.

2. Öz-şefkati arttırmak. Görevleri ertelemede stresi azaltmak için faydalı olabilir. Kendimizi dövmeyi bıraktığımızda, uygun olan kontrolü gerçekleştirmek kolaylaşacaktır.

3. Siber aylaklığı bırakmak. Küçük bir işi yapmak için zaman bulamayız ama saatlerce reels videoları izleyebiliriz. Ruh halimizi kısa vadede iyileştiren şeylerden uzak durmak önemli bir adımdır.

Kronik olarak erteleyen insanlar; karar vermenin gerekli olduğu rollere geçme söz konusu olduğunda, daha yüksek stres seviyelerine, zayıf uyku düzenlerine ve daha kötü iş beklentilerine sahip olma eğilimindedir. Akıl sağlığı cephesinde, erteleme aynı zamanda depresyon ve anksiyete ile de bağlantılıdır. Benzer şekilde ilişkileri baltalayabilir, çünkü ertelediğimizde başkalarıyla olan bağlılıklarımızı bozarız. Ayrıca ertelemeyi azaltmanın potansiyel olarak kalp sağlığının kötü olması riskini % 63 oranında azaltacağı düşünülmektedir.