Rusya ekonomisi ABD’nin baskısına dayanabilir mi?
ABD Başkanı Donald Trump, Rusya'yı Ukrayna'daki savaşını sonlandırmaya zorlamak için ekonomik baskıyı artırıyor. Ancak yavaşlayan büyümesine ve düşen petrol gelirlerine rağmen Kremlin, savaşı finanse edecek kaynaklara hala sahip.
ABD Başkanı Donald Trump, Rusya'yı Ukrayna'daki savaşını sonlandırmaya zorlamak için ekonomik baskıyı artırıyor. Ancak yavaşlayan büyümesine ve düşen petrol gelirlerine rağmen Kremlin, savaşı finanse edecek kaynaklara hala sahip.
09 Ağustos 2025, 08:00
ABD Başkanı Donald Trump, Rusya’yı Ukrayna’daki savaşını sonlandırmaya ikna etmek için diplomatik girişimleri ekonomik tehditlerle birleştiriyor. Trump, bu hafta yaklaşımının dozunu artırdı; hem Rusya lideri Vladimir Putin’le görüşme planlarını duyurdu hem de Rus petrolü satın aldığı için Hindistan’ı cezalandırmak üzere ABD tarifelerini iki katına çıkaracağını açıkladı.
Son bir ay içinde Trump, Putin bir ateşkesi kabul etmezse ya yeni yaptırımlar uygulayarak ya da Rus petrolü için kalan pazarları kapatarak Rusya’nın savaş ekonomisini felç etme tehdidinde defalarca bulundu. Kremlin, şu ana kadar Trump’ın ültimatomlarını umursamaz göründü ve son saldırısını sürdürme niyetinde olduğunu belirtti. Peki Rusya’nın Trump’a karşı dayanma kapasitesi ne kadar? İşte bilinmesi gerekenler:
Rus ekonomisi ne kadar güçlü?
Rusya, 2022’deki işgalin ardından devlet harcamalarını önemli ölçüde artırarak ekonomik bir patlama yarattı. Ancak bu patlama sona erdi. Ülke ekonomisinin bu yıl yüzde 1 ila 2 oranında büyümesi bekleniyor. Bu oran, 2024’teki yüzde 4,7’lik büyümenin oldukça altında. Petrol gelirleri düşüyor. Çoğu sivil sanayi artık büyümüyor. Yüksek faiz oranları özel yatırımı baskılıyor ve büyük şirketler işçileri ücretsiz izne göndermeye başlıyor. İktidar yanlısı bir Rus milletvekili olan Dmitri Gusev salı günü düzenlenen bir basın toplantısında, “En büyük Rus şirketleri yeni enerji santralleri, fabrikalar, boru hatları, demiryolları inşa etmek gibi kalkınma faaliyetlerine para harcayamıyor. Yatırım programları daralıyor” dedi.
Putin’in deneyimli ekonomik kriz yönetim ekibi, yavaşlamanın bir krize dönüşmesini şu ana kadar engelledi. Hatta bazı yetkililer, ekonominin soğumasını olumlu karşıladı. Rus tüketiciler ve işletmeler harcamada daha temkinli hale geldi ve bu durum enflasyonun dizginlenmesine, spekülatif kredilerin azalmasına ve iş gücü kıtlığının hafiflemesine yardımcı oldu. Rusya Merkez Bankası Başkanı Elvira Nabiullina temmuzda yaptığı bir açıklamada, “Ekonomi daha dengeli bir büyümeye dönüyor” ifadesini kullandı.
Rusya’da enflasyon yıllık yaklaşık yüzde 9 seviyesinde ve faiz oranları yüzde 18. Bu durum, birçok sektörde maaşların fiyatlardan daha hızlı artması ve bankada parası olan Rusların yüksek faiz geliri elde etmesi nedeniyle, şu ana kadar sıradan Ruslar üzerinde sınırlı etki yarattı.
Paradoksal bir şekilde, yaşanan büyük insani kayıplara rağmen, savaş ortalama bir Rus’un yaşam standardını son on yılın en yüksek seviyesine çıkardı. Bu, Finlandiya Merkez Bankası’ndan ekonomistler Sinikka Parviainen ve William Pyle tarafından yazılan yeni bir araştırma makalesine göre belirlendi. Yavaşlama bu kazanımları aşındırıyor, fakat şu an için Kremlin’in savaş stratejisini caydıracak kadar hızlı bir şekilde değil.
