Sabancılar'da 3. kuşak yatırımları: Daire, tabak-çanak, kozmetik...
Günümüz Türkiyesinde burjuvazinin bulunduğu nokta, kuşaklar arası farkları daha belirgin hale getiriyor. Buna örnek olarak Sabancı Ailesini göstermek pekala mümkün.
1906 yılında Kayseri’de dünyaya gelen Hacı Ömer Sabancı, henüz 13 yaşındayken babası Hacı Arap Sabancı’nın kaybıyla yürüyerek Adana’ya göç etti. Burada pamuk işçisi olarak başladığı yeni hayatı, iki yıl gibi kısa sürede yaptığı tasarruflarla ona kendi işini kurmayı sağladı, pamuk ticaretine başladı.
1928 yılında evlendi, altı oğlu oldu.
1943 yılında Yağsa’ya ortak oldu, 1946’da Marsa’yı satın aldı. Bunların tümünü ticari zekası ve yenilikçi düşünce ile başardı.
İlerleyen yıllarda Akbank, Bossa Un ve Çırçır Fabrikası, Bossa Tekstil Fabrikası, Oralitsa ve Aksigorta kuruldu.

Hacı Ömer Sabancı
Bankacılık ve sanayiciliğin yanı sıra inşaat müteahhitliğine başlayarak Ankara'da birçok bina inşa etti.
1951 yılında Atlı Köşk’ü alan Hacı Ömer, ailesiyle birlikte burjuvazinin kalb sayılan İstanbul'a taşınmanın ilk adımlarını da atmış oldu.
İstanbul’a yerleşmelerinin üzerinden 5 yıl geçmişti ki, 1966 yılında hayatını kaybetti.
Hacı Ömer Sabancı, sıfırdan başlamanın, hem ticaret hem üretim yapmanın, risk almanın, servet yaratmanın adıydı.
İKİNCİ KUŞAK: SABANCI KARDEŞLER
Hacı Ömer Sabancı’nın vefatı sonrası işler beklenildiği gibi ailenin en büyük oğluna geçmedi: İhsan Sabancı iş dünyasına kardeşleri kadar ilgi duymuyordu. Onun yerine kardeşi Sakıp yönetimi ele aldı.
Burjuvazinin içine doğmuş olmasa da 18 yaşında geldiği İstanbul’a artık hakimdi. Babadan gelen işi büyüttü, holding yapısını kurdu.
Teyzesinin kızı Türkan ile evlendi. Dilek, Metin ve Sevil adında üç çocuğu oldu. Sanayi, banka, enerji derken 3.2 milyar dolarlık bir servete erişti. Hacı Ömer Sabancı Vakfı'nın kurulmasına öncülük etti, 1999'da Türkiye'nin ilk vakıf üniversitelerinden biri olan Sabancı Üniversitesi'ni kurdu. Oğlu Metin’in adını, kurduğu Spastik Çocuklar Rehabilitasyon Merkezi’ne verdi.

Sakıp Sabancı
Yardımsever ve hayırsever kişiliği ile tanınır oldu. Çok sayıda hastane ve okul yaptırdı, eğitime katkı sağladı.
2004 yılında böbrek kanseri nedeniyle hayatını kaybetti.
Sakıp Sabancı’nın kardeşleri de evlendi, çocukları oldu.
İkinci kuşak Sabancılarda çizgi babadan gelen işi büyütme, holding yapısını kurmanın yanı sıra farklı sektörlere yatırımlarla genişlemeyi de içeriyordu.


