Sürdürülebilirlik ve yapay zeka: Etki artırıcı mı, risk üretici mi?
Yapay zeka, sürdürülebilirlik stratejilerini hızlandıran güçlü bir araç olmasının yanı sıra enerji tüketimi, veri güvenliği ve etik yönetim gibi başlıklarda yeni risk alanları oluşturuyor. İş dünyası artık bu çift yönlü etkiyi yönetme becerisiyle fark yaratıyor.
Yapay zeka, sürdürülebilirlik stratejilerini hızlandıran güçlü bir araç olmasının yanı sıra enerji tüketimi, veri güvenliği ve etik yönetim gibi başlıklarda yeni risk alanları oluşturuyor. İş dünyası artık bu çift yönlü etkiyi yönetme becerisiyle fark yaratıyor.
04 Aralık 2025, 08:00
Yapay zeka (YZ), sürdürülebilirlik ajandasında yalnızca verimlilik artışı sağlayan bir teknoloji değil, aynı zamanda şirketlerin stratejik kararlarını yeniden şekillendiren güçlü bir dönüşüm dinamiği. Sunduğu fırsatların büyüklüğü kadar yeni risk başlıklarını da gündeme taşıyor. Bu nedenle YZ, işletmelerin hem etkiyi büyütme hem de sorumluluk alanlarını genişletme gerekliliğini aynı anda ortaya koyuyor.
YZ, iş dünyasının sürdürülebilirlik yolculuğuna ivme kazandırırken yeni sorular yaratan bir dönüşüm ekseni haline geldi. Şirketler çevresel etkilerini ölçme, operasyonlarını optimize etme ve karbon azaltım stratejilerini güçlendirme konusunda bu teknolojiden geniş ölçekte yararlanıyor. Buna karşılık enerji tüketimi, veri güvenliği, etik yönetim ve algoritmik tarafsızlık gibi alanlarda yeni riskler de doğuyor. Dolayısıyla iş dünyasının temel sorusu, bu çift yönlü etkiden nasıl sürdürülebilir bir denge oluşturacağı.