Tükenmişlik sendromu en çok Y ve Z kuşağını etkiledi
İş yerinde rol belirsizliği arttıkça tükenmişlik hissinin de arttığı, sosyal ilişkilerden hoşnutluk ve çalışma özerkliğinin ise bu hissi azalttığı tespit edildi. Y kuşağı genel esenliği en düşük, tükenmişlik hissi en yüksek kuşak olarak dikkat çekerken Z kuşağı da Y kuşağına çok yakın bir tablo çizdi.
İş yerinde rol belirsizliği arttıkça tükenmişlik hissinin de arttığı, sosyal ilişkilerden hoşnutluk ve çalışma özerkliğinin ise bu hissi azalttığı tespit edildi. Y kuşağı genel esenliği en düşük, tükenmişlik hissi en yüksek kuşak olarak dikkat çekerken Z kuşağı da Y kuşağına çok yakın bir tablo çizdi.
10 Şubat 2025, 11:04 Güncelleme: 10 Şubat 2025, 11:16
Kurumsal esenlik çözümü Wellbees ve yılda ortalama 1,9 milyon kişinin yeni işini bulmasına doğrudan katkı sağlayan Kariyer.net, çalışanların esenlik düzeyini etkileyen faktörleri belirlemek üzere ‘Esenlik Araştırması’ yaptı. Sabancı Üniversitesi Yönetim Bilimleri Fakültesi'nden akademisyenlerin danışmanlığında, 26 sektörden bin kişinin katılımıyla gerçekleştirilen araştırmada, ‘genel esenlik’, ‘tükenmişlik’ ve ‘işten duygusal memnuniyet’ olmak üzere esenliğin üç boyutu ele alındı.
Çalışanlar fikirlerinin sorulmasını bekliyor
Araştırmada, bireyin hayatında anlam bulduğu hem fiziksel hem ruhsal olarak hoşnut hissettiği durumu ifade eden genel esenliği en çok etkileyen faktörlerin çalışma hayatındaki özerklik yani çalışanların iş ortamında kendi kararlarını aldıkları ve fikirlerinin sorulması, sosyal ilişkilerden hoşnutluk ve mevcut sosyo-ekonomik statü olduğu bulundu.
Rol belirsizliği tüketiyor
Son yıllarda iş dünyasında giderek daha fazla duyulmaya başlanan tükenmişlik de araştırmanın konu başlıkları arasında yer aldı. Buna göre tükenmişliği rol belirsizliği yani çalışanların kendilerinden ne beklendiğini bilmeme ve görevlerinin net olmaması durumları arttırırken, çalışma özerkliği ve sosyal ilişkilerden hoşnutluğun tükenmişliği azalttığı görüldü. Genel esenliği azaltan ve tükenmişlik hissini artıran bazı faktörlerin aynı olması, bu iki durumun birbirini tetikleyebileceğini de gösterdi.
İş dünyası için yeni alarm: Eko-anksiyete
Araştırmanın dikkat çekici sonuçlarından biri de iklim krizi olaylarının çalışanlar üzerindeki etkileri oldu. Tanık olduğumuz iklim değişikliklerinin kişilerde kaygı ve korkuya yol açma durumunu ifade eden eko-anksiyete hem genel esenliği hem de tükenmişliği orta düzeyde etkileyen faktörler arasında yer aldı. Araştırmada eko-anksiyetenin yüksek çıkma sebebinin firmaların bu alandaki çalışmalarının oluşturduğu farkındalık sonucu olabileceğine vurgu yapıldı. Öte yandan makroekonomik ortama duyulan güvenin düşük olması da hem genel esenliği hem de tükenmişliği etkileyen bir diğer ortak faktör oldu.
Y ve Z kuşağı mutsuz ve tükenmiş hissediyor
Araştırma, katılımcıların yüzde 73,7’sini oluşturan Y ve X kuşaklarının esenliğinin düşük olduğunu da gösterdi. Buna göre Y kuşağı her iki kategoride de ilk sırada yer alırken Z kuşağı da Y kuşağına çok yakın bir tablo çizdi. X ve Baby Boomer kuşağının ise Y ve Z kuşağına nazaran daha yüksek esenliğe sahip olduğu ortaya çıktı.
