Türk enerji şirketleri dünyanın zirvesine oynamalı
Enerji sadece yerin altındaki rezervlerle değil, yapay zeka, yeşil finansman ve küresel diplomasiyle şekilleniyor. Türkiye, jeopolitik avantajına rağmen bu yeni oyunun kurallarını yazmak için kurumsal reform, küresel vizyon ve stratejik cesaret testinden geçiyor. TPAO’dan BGN Group’a, EÜAŞ’tan Karpowership’e kadar uzanan bu yolculukta soru net: Türkiye enerji süper ligine nasıl yükselecek?
Enerji sadece yerin altındaki rezervlerle değil, yapay zeka, yeşil finansman ve küresel diplomasiyle şekilleniyor. Türkiye, jeopolitik avantajına rağmen bu yeni oyunun kurallarını yazmak için kurumsal reform, küresel vizyon ve stratejik cesaret testinden geçiyor. TPAO’dan BGN Group’a, EÜAŞ’tan Karpowership’e kadar uzanan bu yolculukta soru net: Türkiye enerji süper ligine nasıl yükselecek?
23 Temmuz 2025, 15:43 Güncelleme: 23 Temmuz 2025, 19:49
Türkiye’den dünyaya enerji alanında sesini duyurabilen kaç şirketimiz var?
Bugün enerji savaşları yalnızca rezervler, boru hatları veya santraller arasında değil; karbon piyasaları, yapay zekâ destekli enerji optimizasyonu, dijital altyapılar ve diplomatik masa oyunları üzerinden de veriliyor. Türkiye’nin hem jeopolitik konumu hem de kaynak tabanı bu savaşta ona güçlü bir kart sağlıyor. Ancak o kartı oynayan elin ne kadar stratejik olduğu belirleyici olacak.
Kamu enerji devleri: Kabuklarını kırmak zorunda
Türkiye’nin kamu enerji şirketleri – TPAO, BOTAŞ ve EÜAŞ – tarihî misyonlarını başarıyla taşıdılar. Ancak artık yeni bir çağdayız. Bu çağda sadece enerji çıkarmak ya da dağıtmak yetmez; küresel oyuncu olmak, kâr odaklı performans sergilemek, yatırımcı çekmek, bilgi üretmek ve diplomatik anlamda etkinleşmek gerekir.
• TPAO, Karadeniz, Azerbaycan, Kazakistan, Somali ve Libya’da yaptığı keşiflerle rüştünü ispatladı. Ancak bu başarıların arkasında kurumsal bir yeniden yapılanma yoksa, istikrar sağlanamaz. Şirketin uluslararası ticaret masaları, halka arz hazırlığı, ESG uyum planları ve bağımsız yönetim kurulu olmadan Equinor ya da Petronas gibi bir oyuncuya dönüşmesi mümkün değil.
• BOTAŞ, TANAP ve TürkAkım gibi projelerle önemli bir taşıyıcı oldu. Ancak LNG ihracatı, spot ticaret, borsa işlemleri ve ticari zekâ konusunda hâlâ sınırlı kaldı. Doğal gazın AB piyasasındaki fiyatlamasında Türk izi görünmüyor.
• EÜAŞ, Türkiye’nin en büyük elektrik üreticisi. Fakat karbon yakalama, yeşil hidrojen, yapay zekâ ile talep yönetimi, batarya entegrasyonu gibi yeni nesil alanlarda hâlâ sahneye çıkmadı.
Bugün ADNOC, QatarEnergy, Petronas gibi şirketler yalnızca devletlerinin kasasını doldurmuyor; aynı zamanda uluslararası enerji politikasının yönünü çizen yapılar hâline geldi. Türkiye de bu dönüşümün eşiğinde.
Özel sektör: Umut var ama strateji eksik
Türk enerji özel sektörü de kendi içinde parlak yıldızlar barındırıyor. Ancak bu yıldızlar tek başına parladığında bir takıma, bir stratejiye, bir ekosisteme dönüşemiyor.
