Trump’la olan ilişkisi Fransız milyarderin lüks imparatorluğunu kurtarabilir mi?
LVMH’nin başkanı Bernard Arnault ve ABD Başkanı Donald Trump’ın geçmişi çok eskiye dayanıyor. Arnault’un Trump ile olan bağları gümrük vergilerini savuşturabilir mi?
LVMH’nin başkanı Bernard Arnault ve ABD Başkanı Donald Trump’ın geçmişi çok eskiye dayanıyor. Arnault’un Trump ile olan bağları gümrük vergilerini savuşturabilir mi?
ABD Başkanı Donald Trump geçen yaz Pennsylvania'da suikast girişiminden kurtulduktan bir gün sonra, tanıdık bir Fransız’dan telefon aldı. Arayan, dünya çapındaki lüks imparatorluğu LVMH'nin sahibi Bernard Arnault'du. Arnault onlarca yıldır tanıdığı bu adamı kontrol etmek istedi. Trump aynı zamanda şiddetli bir başkanlık kampanyasının ve çeşitli ceza davalarının ortasındaydı. Arnault'dan gelen telefon açık bir sinyal gönderdi: Lüks devi iyi günde kötü günde Trump'ın yanında olacaktı.
Trump'ın göreve geldiği ve Avrupa mallarına yüksek gümrük vergileri getireceği uyarısında bulunduğu şu günlerde, Arnault'un lüks holdingini herhangi bir ticaret savaşının dışında tutmak için bağlantılarından yararlanıp yararlanamayacağı merak konusu. Gümrük vergileri, en büyük pazarı ABD olan Arnault'un imparatorluğu için bir darbe olacaktır. Trump, Avrupa Birliği'nin ABD ile olan ticaret fazlasını “vahşet” olarak nitelendirdi ancak politikasını yönlendirmek için sık sık kişisel ilişkilere de yaslanıyor.
Aileler birbirleriyle yakın
Aileler arasındaki bağlar, iki aile reisinin Manhattan'da gelecek vaat eden emlak geliştiricileri oldukları döneme kadar uzanıyor. Arnault'un en büyük ikinci oğlu Alexandre, Trump'ın damadı Jared Kushner ile arkadaş oldu. Ivanka Trump, Arnault'un kızı Delphine'in arkadaşı ve Delphine'in CEO olarak yönettiği Dior markasının bir hayranı. Arnault'ların holdingi, LVMH'nin Midtown Manhattan'daki Louis Vuitton mağazasının ev sahibi olan Trump Organization'a kira bile ödüyor.
Trump'ın ilk döneminde Arnault'un ABD'deki el çantası üretimini artırma ve bu hamleyi Trump'la birlikte kamuoyuna tanıtma kararı, lüks endüstrisinin diğer Avrupa sektörlerini vuran ilk gümrük vergisi dalgasından büyük ölçüde kaçınmasına yardımcı oldu. Trump, ikinci bir gümrük vergisi dalgası yürürlüğe girmeden önce görevden ayrıldı. Bazılarının “LVMH vergisi” olarak adlandırdığı bu vergiler, ABD'li teknoloji devlerini etkileyen bir Fransız dijital vergisine misilleme olarak lüks malları vurmak üzere tasarlanmıştı. Bu kez Avrupa ile herhangi bir ticaret savaşının sınırları belirsiz. Trump şu ana kadar Meksika ve Kanada'ya yönelik tehditlerini geri çekti. Ancak Başkan, federal kurumlara ABD gümrük tarifelerinin diğer ülkelerinkiyle eşleşecek şekilde nasıl ayarlanacağını araştırmalarını emretti ki bu, onlarca yıldır yürürlükte olan uluslararası ticaret kurallarını tehdit eden bir yaklaşım. Bu arada LVMH vergisi Arnault'un iş imparatorluğu üzerinde hala etkili.
Trump’ı ‘önce Amerika’ politikası
Arnault, Avrupa el işçiliğinin pazarlama gücüne güvenerek lüks holdingini Avrupa'nın en değerli şirketi haline getirdi. Dünyanın dört bir yanındaki tüketiciler el çantaları ve diğer aksesuarlar için göz kamaştırıcı fiyatlar ödüyorlar çünkü bunlar büyük ölçüde Avrupa'da Fransız ustalığıyla üretiliyor. Bu tür bir Avrupa istisnacılığı, LVMH ve düzinelerce önde gelen markasını Trump'ın “Önce Amerika” ticaret politikalarıyla bir çarpışma rotasına yerleştirdi. Başkan yabancı şirketlere üretimi ABD'ye kaydırmaları için baskı yapıyor.