Uzmanlar perde arkasını anlattı: Orta Doğu’da gizli senaryo: Terör kimin aparatı?
Akademisyenlere göre DEAŞ ve benzeri terör örgütleri, Ortadoğu’da uzun yıllardır sürdürülen dış destekli bir yeniden dizayn sürecinin parçası olarak kullanılıyor. Yeditepe Üniversitesi’nden Doç. Dr. Furkan Kaya, Türkiye’nin Suriye ve Irak’taki etkin rolünün bazı aktörleri rahatsız ettiğini, bu nedenle DEAŞ’ın yeniden sahaya sürülerek Türkiye’nin iç güvenliğinin hedef alındığını belirtti. İstanbul Aydın Üniversitesi’nden Dr. Canan Tercan ise DEAŞ ve SDG’nin farklı dönemlerde aynı ekonomik hatlar üzerinden hareket ettiğini, bu yapıların Müslümanlara yönelik olumsuz algıyı yeniden üretmek amacıyla kullanıldığını vurguladı. Uzmanlar, terörün Türkiye’nin bölgesel oyun kurucu rolüne karşı bir baskı aracı olarak devreye sokulduğu uyarısında bulundu.
Suriye merkezli gelişmeler ve Türkiye’de gerçekleştirilen son DEAŞ operasyonları, terör örgütlerinin yeniden bir “aparat” olarak sahaya sürüldüğü yönündeki tartışmaları alevlendirdi. Akademisyenler, yaşananların rastlantı olmadığını, bölgesel ve küresel güç mücadelelerinin bir yansıması olduğunu vurguluyor.
“Orta Doğu 100 Yıllık Bir Dizayn Projesinin İçinde”
Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Furkan Kaya, ABD’nin Orta Doğu politikalarının uzun vadeli bir planın parçası olduğunu belirterek, Büyük Orta Doğu Projesi kapsamında terör örgütlerinin yıllardır araçsallaştırıldığını söyledi. Kaya’ya göre, PKK/YPG’nin farklı isimler altında meşrulaştırılması ve “öz yönetim” söylemleri bu stratejinin bir uzantısı.
Kaya, İsrail’in Esad sonrası süreçte Suriye’nin güneyinde ve Golan hattında attığı adımların da bu planla bağlantılı olduğunu ifade ederek, SDG’ye “Şam’a entegre olmayın, federal yapı kurulacak” mesajı verildiğini dile getirdi. Aynı yaklaşımın bu kez Suriye’nin batısında, Nusayrilerin yoğun yaşadığı bölgeler için gündeme getirildiğini belirten Kaya, bunun Suriye’yi parçalamaya yönelik yeni bir hamle olduğunu savundu.

“DEAŞ Yeniden Devreye Sokuluyor”
Türkiye’nin Suriye ve Irak’taki askeri ve diplomatik hamlelerinin bazı aktörleri rahatsız ettiğini söyleyen Kaya, bu nedenle DEAŞ gibi örgütlerin yeniden hareketlendirildiğini belirtti. Kaya, “Türkiye doğru adımlar attıkça, terör bir baskı aracı olarak yeniden devreye sokuluyor. Amaç, Türkiye’nin iç güvenliğini sürekli alarmda tutmak ve dış politikadaki manevra alanını daraltmak.” dedi.
DEAŞ’ın tek merkezden yönetilen bir yapı olmadığını, çok kollu bir mekanizma gibi çalıştığını ifade eden Kaya, farklı terör örgütleri ve istihbarat yapıları arasında örtük bir iş birliği bulunduğuna dikkat çekti.
“Yalova Operasyonu Büyük Bir Felaketi Önledi”
Son olarak Yalova’da gerçekleştirilen DEAŞ operasyonuna değinen Kaya, bölgenin coğrafi konumu nedeniyle uzun süredir hedefte olduğunu söyledi. Güvenlik birimlerinin etkin çalışması sayesinde büyük bir saldırının önüne geçildiğini vurgulayan Kaya, Türkiye’de terör hücrelerine karşı ciddi bir istihbarat ve operasyonel baskı bulunduğunu kaydetti.

“DEAŞ ve SDG Aynı Ekonomik Hatlarda Hareket Etti”
