Yeşil dönüşüm ilerliyor, ama fosilsiz bir gelecek hâlâ uzakta
Yeşil enerji yatırımları rekor kırarken, fosil yakıtlar hâlâ küresel sistemin omurgasını oluşturuyor. Dünya temiz enerjiye geçişte kararlı ama gerçekler, bu dönüşümün köprüden önce son çıkış değil; uzun, karmaşık ve hibrit bir geçiş süreci olduğunu gösteriyor.
Yeşil enerji yatırımları rekor kırarken, fosil yakıtlar hâlâ küresel sistemin omurgasını oluşturuyor. Dünya temiz enerjiye geçişte kararlı ama gerçekler, bu dönüşümün köprüden önce son çıkış değil; uzun, karmaşık ve hibrit bir geçiş süreci olduğunu gösteriyor.
30 Haziran 2025, 10:48 Güncelleme: 30 Haziran 2025, 11:03
Enerji sistemlerinde büyük bir dönüşüm yaşanıyor. Fosil çağdan çıkış, bir zamanların fütürist senaryosuyken, artık küresel gündemin merkezinde. Ancak tablo sanıldığından çok daha karmaşık: Bir yanda rekor seviyelerde yeşil enerji yatırımları, diğer yanda hâlâ hayatımızın merkezinde kalan petrol, doğal gaz ve kömür. Gerçek şu: Dünya, yeşile yöneliyor ama fosili henüz terk edemiyor.
Kariyerimin bir bölümünü Asya-Pasifik bölgesi sorumlusu olarak geçirdiğim Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) Haziran 2025 tarihli raporuna göre, bu yıl küresel enerji yatırımları 3,3 trilyon dolara ulaşarak tarihî bir zirve yaptı. Bu miktarın 2,2 trilyon doları güneş, rüzgâr, nükleer, batarya ve şebeke altyapılarına aktı. Ancak kalan 1,1 trilyon dolarlık dilim hâlâ fosil yakıtların payına düşüyor.
Başka bir deyişle, “yeşil dönüşüm” hız kazanıyor ama fosil enerji sisteminin gölgesinden çıkabilmiş değil.
Gerçekçi bir geçiş: Yeşil gelecek, fosil köprü
Bugünün dünyasında enerji tüketiminin hâlâ yüzde 81’i fosil kaynaklardan karşılanıyor. Her ne kadar yatırımların yönü değişmiş olsa da, altyapı, arz güvenliği ve maliyet gerçekleri bizi melez bir enerji düzenine mahkûm ediyor.
Yeşil enerji teknolojileri büyürken:
• Elektrik şebekeleri hâlâ yetersiz,
• Enerji depolama pahalı ve sınırlı,
• Baz yük ihtiyacı fosil kaynaklarla sağlanıyor,
• Ve gelişmekte olan ülkeler için ucuz enerji erişimi, önceliğini koruyor.
Bu yüzden Çin’in yalnızca 2024’te 100 GW’lık yeni kömür santrali yatırımı onaylaması, bir geri adım değil; enerji güvenliği ve kalkınma arasındaki dengeyi gösteriyor.
Trump geri döndü, ama sermaye eski yolunda değil
ABD Başkanı Donald Trump ikinci dönemine enerji alanında radikal kararlarla döndü. “Drill, baby, drill” sloganıyla fosil yatırımlara yeni teşvikler sağlanıyor, çevresel düzenlemeler gevşetiliyor. Ancak bu kez küresel sermaye farklı düşünüyor:
• ABD kaya petrolü yatırımları bu yıl ilk kez yüzde 6 düşecek,
• Buna karşılık, LNG projeleri (ABD, Katar, Kanada) artışta,
• ESG kriterleri yatırım kararlarında vazgeçilmez hale geldi.
