Küresel ticaretin hızlandığı, tedarik zincirlerinin kırılganlaştığı bir dönemde stratejik depolama ve akıllı terminaller lojistiğin merkezine yerleşti. Bu dönüşüm Türkiye’nin rekabet avantajını güçlendiriyor.

---

02 Ekim 2025, 08:00

Stratejik depolama artık yalnızca ürünlerin korunmasını değil, talep dalgalanmalarına hızlı yanıt verilmesini ve maliyetlerin düşürülmesini hedefliyor. Enerji verimliliği, akıllı raf sistemleri ve otomasyon yazılımlarıyla desteklenen depolar, özellikle ihracatçı şirketler için dış pazarlara açılan stratejik güvenlik noktaları haline geliyor. Konum faktörü de kritik: liman, demiryolu ve otoyollara yakın tesisler maliyetleri azaltıp teslimat hızını artırıyor. Bu nedenle Marmara, Ege ve Akdeniz bölgelerinde lojistik köy projeleri öne çıkıyor.

Depolamanın ayrılmaz bir parçası olan akıllı terminaller, yüklerin gümrükten aktarmaya tüm sürecini dijital olarak izlenebilir hale getiriyor. Otomasyon, sensörler ve büyük veri analitiği sayesinde mal hareketleri gerçek zamanlı takip ediliyor; hatalar azalırken operasyon maliyetleri düşüyor. İstanbul, Mersin ve İzmir limanlarında devreye alınan sistemler Türkiye’nin transit ticaretteki rolünü büyütüyor. Kara sınırlarında kurulan modern terminaller ise ihracatçılar için süreçleri hızlandırarak rekabet avantajı sağlıyor.

---